Benimki de öyle oldu
Sabret kardeşim
Şurada kaç gün kaldı ki
Ha bugün, ha yarın bahar!
Havaya suya toprağa düştü
Şimdi yüreklere düşecek cemre
Bir gelsin hele
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
hmmm :) ayss :) oldum değince gözlerim şiire, evet ya, :) ...
.
(es geçiyorum ama bunu, olmasın böyle -] 'herkesinki öyle oldu; Yanında işkencesi hediye! ')
ne güzel iliklerimde hissettim bu duyguları.Aynen böyle oluyorsun.Tavana bakım gülümseyeceksin rüyalarında bin kez aynı evde yaşayacaksın ve işkence çekmek için gönüllü yapılır kaydın deftere çok etkileyici.
Hisettim yazılanları aşkın yaşatıkları bu kadar güzel anlatılırdı..
'Birden şiirlere merak salacak
Hatta şiir bile yazacaksın ' aynen öyle... siz bir harikasınız..
'Şurada kaç gün kaldı ki?
Ha bugün ha yarın bahar..'
Kelebek
Şimdi rüzgâr esiyor
Az sonra yağmur yağar
Buluşmaya ben erken geldim
Daha bahara çok var
Dün çiçeklendi erikler, bademler
Daha sırada, elmalar, erguvanlar
Leylak kokuları sarhoş etsin önce
Kelebek kanatlarında uçmaya çok var
Güller her sabah bülbüllere ağlasın
Güneş ışıklarıyla yansın tenleri
Ellerim, Kalem işi motifler çizmeye alışsın
Sabret kelebeğim daha sevdâya çok var
Buluşmaya ben erken geldim
Sen sevdâ şarabıyla yıka saçlarını
Pembeler yayılsın yüzüne, beni de düşün istersen
Gülümsemen tamamlanınca bahardır
Celâlettin Çevik
Aşk istiyorsan eğer
Yanında işkencesi hediye!
Aşk tanımında saklanan gerçek...Sevgiler Ziya
BİTANESİN SEN YA?PEKİ AYŞENUR İYİ GÜZELDE AŞIK ETDİK ADAMI KENDİMİZE!HEMDE YAZIN ORTASINDA!ŞİMDİ BİRDE BAHARA KADAR BEKLEYİP,ÇÖZÜLÜP BU AŞK ÖRGÜSÜNDEN TEKRAR AŞIK OLMAYI MI BEKLESEM?AŞIK OLMAKDA VAR AYŞENURUM,AŞIK ETMEKTE!İKİSİDE ACI VERİYOR ARKADAŞIM YA!!!!!!!!!!!SEVGİMLE KAL!ÇOK ÖZEL BİR ŞİİR OLMUŞ!AYSELİN
Bayıldım bu şiire.''Aşk istiyorsan eğer,yanında işkencesi hediye''Kutluyorum Ayşenur hanım..Yüreğinize sağlık..
Sevgi ve selamlarımla.
İşte bu Aşkın Anatomisi bence. İnanılmaz realist bir yaklaşım...Gerçek Budur. Aşk tüketiliyor dostlar, ne kadar sonsuz sanılsa da. Tebrik ederim Sevgili Ayşenur Yazıcı...Son derece dürüst bir yaklaşım. Sevgiler.
bayıldım şiirinize harikaaa yüreğinize sağlık
Bu şiir ile ilgili 16 tane yorum bulunmakta