Yalan yanlislari yasattigi hayatin tezati ve baslica karakteristik celiskisi olan dünyada salt ve mutlak CENNETI ve kusursuz hatasiz noksansiz en basarili mükkemmeliklerle INSAN VEYA TOPLUM TIPINI yaratmaya kalkismak, sadece hayali güdülen ve yasamsal GERCEKLIKTEN kopuk ütopyadan öteye gecmeyen ; ve her defasinda yapilmis olani yikarak, yikilanin yerine ayni hasar enkaz cikmaz acmaz aliskanlik karakter sicil sorun sarmallarini kendileserek mayalayip kisir döngülerin dönüm dolasimina yapilandiran, kesintisiz ve sürekli tedavülün ihtiyac duydugu bozgun ve bozukluklari besler doyurur.
Bu yüzden her türlü toplumsal itiraz, kalkisma, devrim veya kollektif tepki gösterimi, her ne zamandir katlanilmaz ve sürdürülemez hal alan siyasal sosyal ekonomik ve kültürel cürümüslüge karsi giristigi hakli itirazin eylemsel verimliligi sonucunda kendini dogru dürüst olanlarla deneyip sinayip ispatlamak zorunda kaldigi sorumluluk ve ptorite sahibi olur olmaz kahrettigi bütün istismar taciz tecavüz baski gasp soygun vurgun yalan yanlislarla benzesmis aynilasmis keyfiyet sultasina gevser bozulup degisir ve dönüsür, gerceklik karakterinde zitlarin ve celiskilerin birbirini anlamlandirdigi ve karsilikli kontrol ederek ancak dengesi düzeni saglanabilecegi GERCEKLiGi`ni umursamayip, mutlak kusursuz noksansiz ve mükemmel insan toplum ve dünya cenneti yaratmanin yapilandirilmis tanrisi olmaya dönük tamah hirs ve israr.
Ve bu, her türlü zorbligi keyfiyeti dayatmayi kendine hak gören DIKTA düzeneginin sinirsiz sorgusuz yekiyle her buyurdugunu yalanlrla yasamaya alsmis, yasadikca derinlik seviye boyut miktar kapsam artiran alismis kaniksamisligi yerine getirmekle mec bur mükellef bildigi kalabaliklara hicbir onurlu yasami hak ve reva görmeyen gücün ve gösterisin cehennem zebaniligini kurar ve hükümran kilar.
Ve günler günleri izler kovalar böyle bu vaziyette . Sirayla DOMINANT fahiselik cazibesinin birer birer her buyurduguna asla karsi koymasi mümkün olmayan sehvet ve tutku kölelerini sirasiyla tüm arazi arsa orman cayirlik bag bahce mera servet mal mülk ve malikanelerini, eger diledigini yapmazsa kim oldugunu ispatlamadikca sevisme sahnesinden zirnik koparamayarak tefe konulmaya layik erkek yoksunu beceriksiz paspal lanet acizin teki sayilacagini tiiir tit titreyen kurbanlaridir, cevresinde onlara tiksintiyle bakip randevu numarasina göre iflasini ilan ettikten sonra kahpe künyeli kapidan kovulup uzaklastirildiklari. Kovulup asagilandikca da onlarin kisilikleri daha da ezilip kücülüp ufalanarak, adeta tapinilacak tanrica gibi kutsadiklari Nana merkez cekim kuvvetidir, sosyetesini üstünden akan bütün irin pislik ve kepazelikleriyle icinden disari tükürerek harcayip bitiren ZOLA`nin NANA`si.
Kul ve kurbanlar arasinda Banker Stayner, Servet yüklü varligin Ic güveysi Lafaluaz, yosma hovardasi Furkamon, Lafaluaz`in dayisi ve matba -gazete sahibi Fasöri, bahis borsacisi ve at yarislari ahir ve pist sahibi Vandöver, tabiki de her halukarda kont Müfa gibi ve benzerleri vardir. Vandöver manupule ederek ismi Nana olarak adlandirdigi atin birinci geldigi yaristan sonra hem kendini hem atlarini yakip hayatina son vermesi, herkes adina sonun ve yikimin baslangicidir.
Ardindan kardesi Filip`le yosma sira gün ve firsat mesai degistirerek fakat ayni zamanda herkesten cok ondan kiskandigi Nana`ya tutkuyla baglandigi Nana`nin, artik korkunc derecede pahasi ödenmez esya ve dekor degistirme fetisizmine girerek hayatinin tek anlami haline gelen ve her alinan pahasi borcuna gösteris aksesuarlarini kirip devirip bozup parcalayarak esir ettigi kurbanlarinin para imkan ve baglilik gücünü deneyip sinayan talep ve istegini yerine getiremeyen Jorc,kapisidan kovuldugu kahpeligin yer ddösemeleri üstünde Roman`in bittigi yere kadar kann lekesi kalacak olan intihara kalkisip, iyilesmeyerek yakin gelecekte ölecektir.
Diger hepsinin de akibeti, servetini mülkünü bitirir bitirmez romandan ayrilip giden kullanissiz köhne zibiline dönecektir. Hic kimseye ne acima ne empati ne vicdan ne sucluluk duygusu vardir. Nana, tüm kenar mahallelerden gelen incinmis örselenmis horlanmis dislanmis yoksun ve yoksullugun, üstünde brikmis öfkesini kusup intikamini almakla bile bile ruhsuz ilgisiz ve duyarsizdir, birbiri ardincan ölüp giden yahut ölmekten beter sürünmelere sifiri silerek uyuzlasip sineklesen urbanlarina.
Hatta Lafaluaz`la baslayan sehvetin tutkunun fuhusun furyanin cezbeden caresiz cikissiz esaretine kücülüp köpeklestikce, en agir hakaretlerle matraga ve masaraya almakla kalmayip siddeti gittikce artan DAYAK ATMA nöbetini alistikca, fahiselik fiyatini eger ölümle ödesmedilerse ölmekten beter sokaklarda sürünmenin cesedine dönüstürdügü kurbanlarini birer ikiser listesinden silip bitirmenin cildirasiya delirmisligini doyurmaya daha fazlasini ister arzular duruma sokmakta etrafini ve cevresini Nana. Flip mesela, kendinden istenilen yüklü parayi komutani oldugu askerlik subesinden calip getirdigi yüzünden hapislere düsmüstür mesela.
En nihayetinde burdan yol alan hiz, süratini hic kesmeyerek artik bütün hayati esya kirip yenisini alma cinnetiyle gecirip öldüren Nana`nin, satmaya hic bir mülkü kalmayan; ve gün gectikce sokak kahpesi maskarasi durumuna kepaze olmus kisiligi yüzünden saraydaki özel görevinden istifa etmek zorunda kalan; gelirsizligin sefaletine düsmüs, ondan bundan para dilenerek ve herhangi akil almaz istegini yerine getirmek icin kücülebilinecek en haysiyetsiz bükülüslerde kivranip bir anlik icin itibar görmenin ezikligini kivranip dönen Müfa, gelen gidenlerin yetmedigi sayiyi lez pavyonundan yahut sokaktaki herhangi biriyle gecirmeye azip kudurmus Nana, nin, en son ölüm vurusudur Jorc`tan sonra `deyyus herifim `diye dayak kötek giristigi yetmeyip üstüne basina kusup tükürmekle beraber, taniklik edecegi yatakta iligi ilmegi iskelete dönmüs kaynatasini ( kont de Suar ) sehvet ve sevisme koynunda bulup karsilasan Müfa`nin.
Yiyip bitirecek öfkesi intikami insani sosyetesi kalmadikca, zaten cilginlik doyum noktasinin zirvesine azmis kudurmus bikmis usanmis Nana, tüm elde ettigi ihtisami acik artirmayla satip savurup ortadan kaybolan hayalete dönüsünün, uzunca kendinden haber alinamayan sessizlik aralarindan geri gelisini , tirene verdigi eli kolu ve bavullari agir ve tasinmaz yüklerle en sonuncusu bir Rus prensi olan sosyete mezarlik kalntilarindan ölü yiyiciliginin vardigi akibetidir, kollarinda ölen cocugu Lui`den kaptigi cicek hastaliginin cehresi yüzü budu baldirinda irinlerin aktigi, üstünden gecenlerden birikmis kalmis bütün tüm ezik bozuk cürümüs kokusmus insani ve toplumsal degersizliklerin birbirine karismis en cirkef ve kimliksiz kisiliksiz kusuntusunu tasiyan delik desikligini, eli yüzü bedeni bünyesi belirsiz bir zamanlari etegine yapismis kurbanlarinin tapinilan sehvet tanricasi oldugundan hic bir cazibe, canlilik ve hayat belirti tasimayan, hic kimsenin ölü yatagina bakmaya cesaret edemedigi, basucunu en son terkederek otel odasinin ücretini - ona o güne kadar kahpe yaristiran hasim güdümünde kin gütmesine ragmen- ödeyen Roz Minyon`dur. Ölüye vedada tüm Variyette oyuncu ve yosmalari da vardir. Otel kapisinda, belirsiz bir gölge gibi sinik sessizligin agidindaysa Müfa `dir. Zoe ise, zaten gün saymaktaydi, gizli gizli kirilip dökülenlerden saglam kalanlarini ve her sarhos günlerinde bol keseden usak ve hizmetcilerine dagittigindan nasibine düsen pahali elbiseleriyle elmas yahut gibileri satarak, biriktirdigi parayla Paris`in en gösterisli Genel evi`ni ve Eglence merkezini yapip isletmenin planini coktaaan devreye koyup, insaatina baslamistir bile.
Akil fikir duygu vicdan yol kilavuz yorum mantik bilgi beceri emek zahmet sorgulama ETKINLiGiYLE ve GERCEKLiK gözlemcisi KATILIMCILIGIYLA, hakka hukuka saygiya mutluluga bütün onuru inanci bilinci kültürü cesareti kisiligi karakteri yeter kafiyet düzeyde riayet etmenin veya razi gelmenin her celiski dengesinde eleyip süzüp demleyeren nesilden nesile kotarip aktaran insani verimliligini daim devamli kilmak mi, yoksaher hakki hukuku yolu kendi cikar menfaat önceliine ganimetleyen ihma ihanet ihlal ve yagmalara sürekli kul kurban olmanin müsteri sayisini artirarak yikilmasi kacinilmaz kokusmus cürümüslügün hem insani hem de bencil bunak bagnaz zorba -ölüm zulüm artigindan gecimini bulan- toplumsal sapkinligini , „ beni secin, cennetinize tanri olayim „ hic bir secenek sansi olmayan sürü güdümlülüge tercih mecburiyeti dayatip diretmek mi…?
Kac yüzyil var arada derseniz, her üc apartmanin birini genel eve cevirmis yalanlarla yan yana ic ice dip dibe sanki yokmus gibi görmez bilmezden gelip yasayarak, penceredeki sinekligi dahi hirsizlamaya gün an saat bekleyen istikrarsiz güvensiz mafyalasmisligin kurumsal hale geldigi, ölü hayatina ilgisiz uzak ve yanan ormanlarin yasi kadardir, bin yil binbesyüz yil arayla, güya devletini ülkesini toplumunu seviyor numarasindaki Bop piyesin mecbura sokup mahkumiyetine mübbet birakan, sectigi otoritenin bütün karakteristik bozulmuslugunu kimyasinda hem tasiyan, hem benzesen alismis sinmis susmus ve kabullenmis sahte soguk buz yapay yalan yapmacik iliski ve iletisim bozgunundaki, Türk toplumunun trafikten teknolojiye tüm hayatini kilitleyip kapatan, istikrarsizlik acziyetine rehin ve yikim yagmalara alismis benimsemis durum dengesizlik acikligi.
Böylece sayfa dörtyüz kirk altiya varinca, ölüsü bile kaltak kahpeler kostagi disinda yasamadigi hayata artik agir geldigi, kendinden korkup ürken Nana`ya perdeler kapanir, uzaklasip gidisin sesleri iniltileri ugultulari ciralari mumlari teker teker söner, sokakta caddede ` Berlin`e, Berline ` diye kimliksiz ölü bir haykirisin kopuk bozuk kiskirtici tamtamlari ve naralariyla, baslayacak ve baslatilmak üzere olan Fransa- Prusya savasinin kuru gürültüsü gecmektedir gaz lambalarindan ve diziiim dizim direkler boyu her tarafina karanlik basan geceden .
Diger taraftan icerigini aklin fikrin duygunun ve düsüncenin doldurdugu ve alt yapisini özgür iradeli özgün katilimciligin etkili ve yetkili bilinc bellek tutarlilik duyarlilik sorumluluk kararliligiyla ilmi izahi bilgisi cesareti ifadesi ve ilgisi gözlemledigi hayat gercekligini cesaretin özgürlügün deneyimin ve özgüvenin inanci- güvenciyle sorgulayip degistirip yönlendirmeye dair kendince sözü fikri durusu tavri duyurusu cagrisi daveti cikarimi cözümü yahut bildirimi yoksa, salt soyut etkisiz yetkisiz GERCEKLIK GÖZLEMCiLIGIYLE sinirli kalmakla herseyi oldugu sürüklenmeye terkeden; ve herseyi orali olan veya olmayan keyfiyetine ismarlayip kayitsiz liyakatsiz lhantalligi siliklig lackalasmayi secen gerek maddeyi gerek manayi gerek olguyu gerekse olaylari yerinde gününde tanimlayip tespiit etmek, isi yokusa ve KAYTARMAYA sürmekle beraber, sulu boya bulasigiyla hayatin tüm gercekligini görünmez duyulmaz bilinmezine saklayip örtbas ederek insan, dünya ve toplum konusunu carpitarak kullanici siparisine göre uydurup ayarlayan Romantizm körlügünden hic bir ayri gayri farkliligi yoktur.
Nitekim de, neden- sonuc iliski ve celiskilerini irdeleyip sorgulayan bilinc bellek deneyim birikim akil fikir mantik yorum ve yürütmeleriyle, hic bir ayricalikli kilan etkilesim pohpohlamasi yahut imtiyaz önceligi kilan menfaat düskünlügü zaafiyeti göstermeden, her kosulda özgür ve bagimsiz konusuna iliskin doguran sebepleri tüm nicin ve nasillriyla birlikte gerekcelendirerek en anlasilir netlikte kendi fikrini, ifadesini, düsüncesini, cözümünü, cikarimini, durusunu, tavrini, kararini, yorumunu, egilimini, etkinligini, duyarliligini, iradesini ve hükmünü ortaya koymaksizin; izleyip ineledigi GERCEKLIGE salt soyut uzak herseyin üstünden bakan fakat egrisine dogrusuna ilisip bulasmaksizin hayalet kenarinda duran ( vaka veri toplayicisi, özürlü arizali durumlarin rapor belgeleyiicisi veya GERCEKLiK MUHBURI gibi ) ne dogru ne de yanlisa dair katilimciligini iiliskilenen HÜKÜM bildiriminde bulunmayarak, olan bitenleri yerinde bütün ayrinti ve detaylariyla sunup sergileme yolunu secmek veya gütmek, tanisini koydugu ve tespitini yaptigi KATIKSIZ GERCEKCiLiK tanimlama sultasinin ebedi TANRISI olmaya dönük, hem daha ötesine cesareti olmayan kafa karisikligi ve YETERLiLiGI olmama muglakligindan öte gelen bir durumdur. Bu yüzden de yalnizca olup bitenlerin GERCEK tarafini ve yüzünü tenkitsiz yorumsuz ve hükümsüz ortaya koyarak, izleyici yahut okuyucunun kendi ilgisi alakasi keyfiyeti veya sorumluluguna terkedilip ( ricada bulunup ) ismarlanan tespit yahut tani koyma eylemi, üstü örtbas edilerek herkesin kim nasil diliyor ve istiyorsa onun kararina ve kullanimina sergilenmis var olan ortama uyma sürekliligi devamina dair her kosulda her kesim tarafindan bastaci edilmeyi dileyen madde tasiyip malzeme biriktirmenin ötesinde hicbir icerigi ve degeri olmayan ANA FIKiRSiZLiGiN esnek ve yamuk bir cesit duygu sömürüsü ve magazin romantizmlesmesi toplamidir. Hele de TOPLUMCU yani hic olmayan ve kendinden öncekilerin dünya ölceginden taklit alintisi ve calintilariyla yazisini sahnesini sözünü yolunu tanimini tespitini bularak tespit ettigi yveya tanisini koydugu hasar sorun vaka ve ölümcülleri oldugu gibi teline kilina dokunmadan yarina cogaltarak devredislere gözünü kulagini fikrini aklini iradesini kisiligini ve karakterini yumup kapatarak kuyusu kazilmis karanligin müsterisi durumundaki hayran ve tutsakligin keyfi bilirligine birakip terkeden ve ödülden ödüle istah kabartan günümüz Türkiye`si Sanat Edebiyat agirlikli yazi roman resim ve Sinema filimciligi, tam da bu cukur düzeyinde zirve zorlayip gise rekorlari kirma derdini yorup gütmektedir.
Özgürlügünü ekonomik siyasi sosyal bilimsel felsefi ve kültürel temel güvencelere dayanip güvenerek huzur ve istikrar verimliligini saglamis ; yüzlesebilecegi hesap verebilirlik sorgulamalarina gercekligiyle sahtesiz yalansiz talansiz ve ardniyetsiz istikrarini gerekcelendirmis hayat kaynagi, yasam güvencesi, ve toplumsal iletisimi olmayan kisiler ve kalabaliklar, sonsuz sinirsiz suistismara acik terkedilmisligin hep kisiligi karakteri kuluga ve kosulsuz itaate yatkin insan tipini üretip yayginlastirdigina harfiyyen uygun, mecbur, müsait, makul ve mahkum itilip kakildigi yeri sürünen tasiyan ve sürükleyen; yanlis yalanlariyla da hic gocunup yüksünmeden yasamayi yerlesik yaygin süreklilige yükleyip tasiyan, ileri düzeyli yozlasmis kokusmuslarin sosyal cöplügüne dönen dolasiminda zirveyi yoklayip kendi rekorunu yine kendi sefaletiyle kirma derdine düserler. Burada herseyi ve herkesi hic bir akil sagligi özgürlük bildirimi irade yetkisi kararlilik bildirimi ve hükmü olmamaya topyekün tutsak alan esaretin yagmasi sömürüsü talani bütün gerceklikleri diledigi gibi manupule edip kendine en kullanisli kulluk kurbanlik tüketim pazarbagli ve bagimli kilarak, aklini vicdanini ihtiyatini ve sorumlulugunu sahsi cikar ihtiyacina göre yitirmis kaybemis soyut GERCEKLiK sergisi vitrininin süsleyip reklamini yaptigi; ve yagma talan vurgun taciz sümürü aliskanligina dayali yalan yanlislarla beslendikce cürüyen cöken ve kokusan her yerinden kacinilmaz yikimlari getiren enkaz ganimetciligini dogurur getirir. Buradaki bugünle yarin arasindaki geri kalmisligin ara acikligi mesafesiyse, her insani degeri yikilmis yokolmus halini ordan örneklenen, bin yillik orman ve milyar yillik evrensel miras gibidir.
Bu yazi evet hickimseyi yok ve gerekcesiz yermek yahut rencide etmek icin degildir. Cünkü sanaten bastan ve temelden kundaktan insanla sonsuzlugun tartildigi degerdir. Ki ona tercüman Edebiyat yazi söz, itiraz hakki daima ask özünde ve sirtinda sakli duyum sezgi bilgi deneyim gözlem ve edinimlerle , fikre duyguya düse hayale düsünceye heves sarmis emek ve tutkuyla, kimseye kiyaklik avanta avans begendirme sirinlik yahut soytarilik olsun icin degildir asla. Olabilir , saplandigi kul kalip kabuk katman ezik kopuk güdüklügünde tapindigi tarafliligin buyuranini tanrisi bilenlerin, hosunu keyfini oksamadigi sebebiyle ve begenisine gitmeyip bagimli acizligini yahut besleyip kikirtip duruma göre kimlik yahut ianc dozlayaarak uyusturan afyonuna dokundurtmamak adina kirilan darilan bozulan küsen vardir ve mutlaka vardir. Hayatin dili yolu günü hassasiyeti denginde ve günü güncesinde, ne vakte erken ne insanligima gec, aklimi duygumu vicdanimi uyandirip yüregime siginan gönlüme dolan onur itibarimi ask bilen dilin dagarcigin demleyip süzdükleridirler tüm bunlar. Diger ötesiyse zerre kadar bile, ilgim umrum itibarim degildir acikcasi..!
Mart / 22
Seyfi Karaca
Kayıt Tarihi : 22.3.2022 16:08:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!