06.04.1993
Geçmişi eskilere dayanan
İki dost barmen
Arada bir buluşur
Özlem giderirlerdi
Mutlu ve güzel geçen
Eski günlerden
Yine böyle bir günde
İlk kez buluştular
Cezmi’nin çalıştığı
Sosyete kulübünde
Laf döndü dolaştı
Karşı masada oturan
Eski müşterilerinden birini
Tıpa tıp andıran
Ve yanında
Kusursuz bir kadın bulunan
Adama geldi
Misafir konumundaki barmen Hasan
Biraz şaşkınlık
Birazda merakla
Öğrenmek istemiş gibi baktı
Eski dostuna
Yıllardır
Her duruşun
Her bakışın
Her hareketin
Ve her dudak kıpırtısının
Ne anlama geldiğini
Psikolog sabrıyla gözleyen
Ve bu sayede mesleğini sürdüren
Ev sahibi barmen
Benzerliğin farkında olduğunu
Gösterir bir edayla
Ve barmen iştahıyla
Başladı anlatmaya
Geçen yıl
Hatasız kurulan hayaller
Hayali şirketleri yarattı
Hayali şirketlerde
Milyarları çoğalttı
Milyarları çoğalan
Hayalperest beyzade
Bu sayede
Şimdi sosyete kulübünde
İlk girdiğinden bu güne
Bir sarışın
Bir kumral
Ve yanındaki esmer olmak üzere
Üç güzeli eskitti parası ile.
Birde karısı var ki
Birlikte bulunmaları gereken
Yerler haricinde
Kocasının ardı sıra
İzini sürmekte
Anlarsın ya işte
Önceleri görmemişliğinde etkisiyle viski içerdi.
Şimdi yıllanmış şarap içiyor
Nostalji olsun diye
Bizi yanıltan nokta
İmitasyon misali ambalajında
Eski müşterimize hiç mi hiç benzemez aslında
Ondaki dürüstlük ne arar
Hayalleriyle yaşayan
Bu dalkavukta
Duyduklarıyla yıkılmıştı Hasan
Ömrü boyunca kendine ait
Küçücük bir barın
Hayalini kurmuştu gariban
Hayatın nelere gebe olduğunu
Anlayamadığı gençliğinde
Romantik hayalleri vardı
Güzel bir kız üstüne
Yasaklamıştı kendine
Sevgilisinin içinde bulunmadığı
Hayalleri bile.
Bir ağustos akşamı
Hayali gerçekleşti
Bir imza, bir halka
Ve birkaç eşya ile
Sevdiğiyle evlendi
Bir süre sonra anladı ki
Gerçekleşen hayal değil
Hayatın ta kendisi
Geçim derdi
Aile problemi
Çoluk çocuk derken
Romantik hayallerinde
Üstü örtüldü
Ev gibi
Araba gibi
Yapacağı en iyi kokteyl gibi
Hayalleri de vardı ama
Yinede bar her zaman ilk sırada
Tabi ki namusluca
Oysa bu bay, sevdiğini değil
Devleti soymuştu hayalleriyle
Şimdi de şerefe kadeh kaldırıyordu
Etiketi üzerinde unutulan bayan ile
Üstüne çöken
Şaşkınlık
Karamsarlık
Nefret
Ve sanki yenilmişliğin tetiklediği rehavetten,
Yılların verdiği tecrübeyle silkindi
İkram edilen içkisini bir solukta bitirdi
Güzüne ilk takılan
Kulübün sahibiymiş gibi davranan
Ve çevresinde pervane olunan
Koyu takım elbiseli
Başında keli bulunan
Adamı sordu
Sanki yaşadığı hayal kırıklığını
Unutmak istermiş gibi bir hali vardı
Cezmi çekingen bir tavırla
Hafifçe eğildi kulağına
Başladı sessiz, sessiz anlatmaya
Depremden sonra katıldı aramıza
Tabi ki müteahhit sınıfında
İktidar değişmeden
Ümitle bekliyor
Bir deprem daha
Çevresi çok geniştir
Amirinden, memuruna
Sanayicisinden, politikacısına kadar
Gördüm masasında
Zaten aday olacakmış
Önümüzdeki seçimlerde Erzincan’da
Karıya kıza bulaşmıyor
Önüne gelene uçkur çözmüyor
Gibi görünse de
Kesinlikle inanmıyorum ben bu işe
Elinin altında mutlaka vardır
Gerektiğinde kullandığı
Zamana ve yere göre değişen bir metresi
Tanıdığım aynı konumdaki diğerleri gibi
Politika gereği
Hiç değiştirmezmiş gibi
Misafirinin içtiğini içer beyefendi
Barmen Hasan
Öğrendiklerine hiç şaşırmamıştı
Bunlar aynı filmin
Yeni bir versiyonunu
Oynamaya çalışan oyunculardı.
Televizyonda
Radyoda
Gazetede
Ara sırada olsa
Meydanlarda gördüğü
Binlercesi vardı
Bütün kozlar onlardan yana
Bütün kazlar onlarlaydı
Önceden alınmayan önlem
Şimdi hiç alınamazdı
Gözleri salonda
Avını kovalayan kartal gibi
Dolaşmaya başladı
Dürüst birinin olabileceğini
Kanıtlamaktı amacı
Dostuna danışmadan
Elemeleri yaptı
Çalıştığı barda
Prototipleri bolca bulunan
Fötr şapkalı
Top sakallı
Ve ağzında piposu olan
Entel giyimli beyde kıldı karar
Gayet emin seçiminden
Sordu kim bu entelektüel
Görüntüsü veren
Cezmi mutlu bu seçimden
En iyi bildiği adamın
Anlatılması isteniyor kendinden
Önce ikramda kusur etmemek amacıyla
Tazeledi dostunun içkisini bir kez daha
Politikacıyı anlatırken kıstığı sesini
Normal hale getirmek amacıyla temizledi boğazını
Başladı büyük bir coşku ve bilmişlikle konuşmaya
Barda geçirir
Kulüp açıldığından beri
Tüm zamanını
Gururlanarak
Övünerek
Ve birazda yalan katarak anlatır
Soyundan geldiği atalarını
Yalan yanlış şeylere
Bilirsin metelik vermem
Kulağımda deliktir hani
Bildiğim kadarıyla
Kurtuluş savaşı yıllarında
Dedesi gitmemiş
Vatanı kurtarmak için
Düşmanla çarpışmaya
Savaştan dönmeyenlerin malını
Bölüşmüşler üç akraba
Ta eskiden çalınan mallarla
Mirasyedi konumunda kısaca
Geçenlerde anlatıyordu
Yok, pahasına satılmış
Köydeki son tarla
Oturdukları evden başka
Kalmamış satacak
Ne bağ
Ne bahçe
Nede atla araba
Çoktan ısındı
Kaynamak üzere suyu
Atılacak kulüpten
Bir savaş çıkmazsa
Topyekün herkesin katıldığı
Geçmişime bağlı yaşarım
Dedelerimin içtiği içkiden
Başkasını içersem
Ayıp yaparım sözünü
Öyle şiirsel bir dille söyler ki
Hep rakı içer mirasyedi
Sözleriyle bitirdi
Ve barın öbür ucundaki bayana
Bir kadeh içki verdi
Niçin bu kadar yanıldığını
Anlayamıyordu Hasan
Onlarca yılda kazandığı
Görüntüsünden insan tanıma yetisi
Bu kulüpte onu terk etmişti
Eski dostunun yanında
Birazcıkta olsa
Küçük düştüğü
Alnında tomurcuklaşan terden
Kadehine dar gelen içkisinden
Ve tabi ki
Bayraklaşan yüzünden
Açık seçik okunuyordu
Geldiğine geleceğine, lanetler yağdırmaya
Kendi kendisiyle hesaplaşmaya
Çoktan başlamıştı içinde
Ama hesap öyle kabarıktı ki
Göremeyeceğini bir süre sonra anladı
Kendi kendisiyle
Ve gözleri
Buraya ait olmadığı halde
Burada bulunan
Kimsenin bir şeyini çalmayan
Kısacası namusuyla yaşayan
Birini aradı çaresizce
Bu arada kulüp
İyi giyimli
Kendinden emin baylar
Yanlarında
Şık ve bakımlı
Güzel bayanlar ile
İyice dolmuştu
Kulübe henüz giren
Arka masalardan birine
Mağrur adımlarla yönelen
Yakışıklı delikanlıyı
Gösterdi umutsuzca
Ama umutsuzluk sadece gözlerindeydi
Yüreği
Bayır aşağı inen
Bir lokomotif gibi
Hızlı, hızlı
Umut dolu çarpıyordu
Cezmi’nin işi
Kalabalıkla orantılı artmıştı ama
Prestij kaybeden dostuna
Yardım etmeliydi
Bir kez daha
En arka masadaki mi?
Diye sordu
Anında onay aldı
Ve yine yanıldığını anlatmak amacıyla
Üzüntülü bir bakış fırlattı
Yıllarca aynı tezgâhı paylaştığı dostuna
Barmen Hasan bu bakışla
Elektriklerin bir an önce
Gelmesini bekleyen
Mum gibi oldu ama
Kaybedecek hiçbir şeyi kalmamıştı
Yüreği de inmişti ilk istasyonda
Battı balık yan gider deyip
Dinlemek istedi bir kez daha
Daha önce anlattıklarına
Misafiri kadar olmasa da
Misafiri bozulduğu için bozulmuştu
Barmen Cezmi
Yinede dostunun hatırı için
Biraz gönülsüzce başladı anlatmaya
En arka masadaki
Yakışıklı köylü çocuğu ise
Yanındaki masada oturan
Nefes kesen bayan ile
Bu kan emicilerin
Su yüzüne çıkamayan arzularını
Karşılamak için alındı işe
Biraz sinirli bir şekilde
Benim gönderdiğim içkiyi
Koklayarak içer ve müşteri beklerler
O köşede diyerek
Barda oturanların
Siparişlerini yerine getirmek üzere
Her gün yaptığı gibi koyuldu işe
Hasan hafifçe tebessüm etti
Aydınlattığı için teşekkürlerini iletti
Tekrar görüşelim diyerek
Ağrıyan başı
Ve karmakarışık
Düşünceler içinde
Hızlı, hızlı kulübü terk etti
Mevsim kıştı
Bir türlü yağamayan kar
Uçuracakmış gibi esen rüzgâr
Dışarısı ayaz mı ayaz
Sahile çarpan dalgalar eşliğinde yürüdü
Karmakarışık düşünceleri
Ve kırılan gururu ile
Soğuk hava
Esen rüzgâr
Ve intikam alırcasına
Sahili döven dalgalar
Kendine getirdi adamı hırpalayarak
Ve ilk adam geldi aklına
İyi hayaller kurmuştu kerata
Yapması istenileni değil
Yapması gerekeni yapmıştı
Hayal mayalde olsa
Devleti vurmuştu devletin silahıyla
İkinci adamda aynı silahı kullanmıştı ama
Yanındaki arkadaşı kullandığı silahın tek sahibi
Balık baştan koparmış deyip
Unuttu afetle gelen gereksizi
Mirasyedi beyefendi
Ötekilere göre daha iyi
Ancak ataları başlatmışlar
Zamana ve koşullara göre
Halkın hakkını gasbetmeyi
Bu anlamda soysuzluğu
Ötekilerden çok daha eski
Aldırmadan soğukluğuna
Oturdu en yakınındaki
İki tahtası kırık banka
Tarihin en eski mesleğini
Kendinden başkasını satmadan sürdüren
Güzel fahişeyle
Yakışıklı jigolo
Geldi aklına
Birden buldum, buldum
Çığlıklarıyla ayağa fırladı
Yanında kimse olmadığı için
Başarısından dolayı
Kendi kendisini kutladı
Ama yinede aksayan bir şeyler
Evet, aksayan bir şeyler
Mutlaka vardı
Uçuşmaya başlayan karlarla birlikte
Aksayan şeyler sözünü
Mırıldana, mırıldana
Kayboldu deniz kenarında.
Bahattin Çakılkaya
Bahattin Çakılkaya
Kayıt Tarihi : 5.10.2021 13:42:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Bahattin Çakılkaya](https://www.antoloji.com/i/siir/2021/10/05/ziyaret-62.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!