Sansürsüz kinlerim var;
Fışkırıveriyorlar ağzımdan herkese doğru.
Kırk kez dedim sana, belki de kırk bin kez:
Gelme üstüme diye,
Gelme üstüme parçalanırım, batarım geleceğimize.
Dinledin mi ki, dinledin de ben mi bilmiyorum yoksa.
Kendi kendime mi parçalandım ben,
Hayallerime kendi gölgem mi düştü demek istiyorsun?
Sen nesin biliyor musun,
Suyun üstünde süzülen zeytinyağısın sen.
Sebebini biliyorsun benzetmelerimin.
Hiç sevmedin aslında sen beni.
Ben sevmiştim seni çok,
Sen sevmediğinde bile sevmiştim.
Beni sevebilme ihtimalini değil,
Direkt seni sevmiştim ben.
Bile bile suyun oldum,
Beni ezip üstünlüğünü gösterme çabalarını izledim.
Zeytinyağlığını yaparken de olsa ihtiyacın vardı bana
Ezecek birine ihtiyacın vardı.
İhtiyacın olma düşüncesini sevdim
Ezilme durumunu değil aslında.
Suyun oldum yine yetmedi ama,
Hayata kızdın benden çıkardın acısını
Kış oldun, buz kestirdin beni,
Gelme dedim üzerime,
Gelme daha fazla
Gelip de parçalama buz bedenimi.
Yine üzerime çıkmaya çalıştın,
Zeytinyağlığını göstermeye
Üste çıkmaya.
Kaydın yüreğimden
Sevgimden düştün.
Acıdı canın, ilk defa
Benim yüzümden.
Unutmuştun çünkü;
Zeytinyağı sadece suyun üstüne çıkabilir
Buza değil..
Gülden AydınKayıt Tarihi : 19.4.2008 22:50:00
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
![Yıldız](/Content/img/y_0.png)
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
![Gülden Aydın](https://www.antoloji.com/i/siir/2008/04/19/zeytinyaginin-sonu-sonumuz.jpg)
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!