Kurduğun düşlere inat
Düştüğün yerden tekrar düş!
Dizlerini acıttığın yerden
Hayatı tekrar tut!
Yar yar bu bahar seni nereye sakladılar
Gözlerimi neden bağladılar
Yar senden ayrı isem
İçimde sakladığım kaç bahar var
Bu dağların koynu ayaz
Tek taş
Çift hengame
Tuzlu kahve telvesiz orta halli
Evlilik sıradan bir teklif mi
Sevgilin bir tekne kiralayacak kadar
Romantik mi
Çamur mu üfler ruhunu
Tohum mu soyunur bedeninden
Kaç saklı açıklanır şu kuru toprakta
Kulağını vurduğunda
Bugüne kadar ölüm sessizliğini
Duyurdu derinlik
Gönlümü eritip bir şişenin içinde,
Akıp duran zamana salıverdim.
Sebeplerin duvarlarında
Tepkimesiz kimyasallar
Tek kalmış gibi savurarak kollarımı
Uçma hevesine denk
Kağıttan gemileri
Koca okyanusta üfle
Yolalırken rüzgarsız,
Gidemezken başka limanlara,
Ufukta başka fikirlere giydirildi
Sandallar
Keşke geçmişi dizlerime kadar çekip yeniden ısıtabilsem kendimi..
Derdim olacak şimdi
Sen varken yoktu
Acıktığımı bile anlamazdım
Soğuk kış günlerini de severdim.
Sen varken kolumda,
Sımsıcak olurdu bastığım kar
Bir sabah
Bir gezegen alacağım sana
Yıldızlara basa basa
Çıkacaksın
Bulutlardan beyaz minderleri
Gölgemde biri var
İssızlığımda en soğuk
Kışta ellerimi ısıtan
Bir kudret
Yandığımda beni
Soğutan bir gözyaşı..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!