Zer Duhi Şiirleri - Şair Zer Duhi

0

TAKİPÇİ

Ben kelimelere tutunarak yürüyen bir şairim. Hayatın en keskin acılarını, en kırılgan sevinçlerini, kaybolmuşlukla yoğrulmuş arayışları şiirin diliyle anlamaya ve anlatmaya çalışan bir yolcuyum. Şiir benim için bir teselli değil; bir hesaplaşma, bir direniş ve bazen bir secde hâlidir.
Şiirlerim, iç dünyamla dış dünyanın çatıştığı yerlerde doğar. Yalnızlığın, aşkın, inancın ve ölümün içinden geçerek kurduğum her dize, bir yolculuğun izini taşır. Benim şiirim; hem sokakta üşüyen bir çocukta, hem çölde susuz kalmış bir âşıkta, hem de bir harab ...

Zer Duhi

Kan bulaşmış önlüğüme
Adını büyük harflerle yazdım günlüğüme
Hiçbir an şahit olunmamıştır güldüğüme
Şahit olacaksınız güldüğüme,öldüğümde

Gülmek için tek bir sebeb sunulmadı bana

Devamını Oku
Zer Duhi

Ah, bayram…
Bayram mı dedin sen?
Kim bunu uydurdu, hangi eski defterin arasından çıkardınız
naftalinli tebessümü?

neyin bayramı bu?

Devamını Oku
Zer Duhi

Sevdiğimi anlatırken
kendimi sınırla terbiye edemem;
bir heceye, bir uyağa
nasıl anlatılır aşkın
ta derininden yükselen yangını?
Kalbimin dili,

Devamını Oku
Zer Duhi

bir apartman aralığında doğdum ben,
tenhalığı duvar gibi ördüler üstüme
annemin sesiyle konuşmayı öğrendim
ama hiçbir harf gürültüye alışmadı

bilmezsin sen,

Devamını Oku
Zer Duhi

Bugün Eylül’ün biri
Cinayet işliyor bir yerlerde biri
Son saatleri işliyor bir ölünün...
Bir kadın — anne
Bir adam — baba
oluyor.

Devamını Oku
Zer Duhi


Geliyor beklenen, anlatılan,
Asırlarca hasretle anılan.
Gecelerin bağrında gizli bir nûr,
Yankılanıyor semâda ezelî bir huzur.

Devamını Oku
Zer Duhi

bir kitap ayracıydım senin hayatında —
sayfa 37’de unuttuğun,
yarısı çay lekesi, yarısı dua.
beni en çok da unutuluşun biçimi yordu:
adını andıkça eksildim,
bir divit ucu gibi —

Devamını Oku
Zer Duhi

mahcubum mahbubum —
bir zarftan fırladım,
mühürsüz, adresi silinmiş bir hicran gibiyim.
rüyanın en kırılgan yerinde
tenha bir salâtın sesinde unutuldum.

Devamını Oku
Zer Duhi

Daralıyor göğüs kafesim
Almak istemiyorum sensiz bu mahpusta nefesi
Kısılıyor sesim—
konuşsam yankısı ben, sustukça içim sen
her şey biraz susmak ve biraz ölmek gibi.

Devamını Oku
Zer Duhi

Ey eyyâm-ı mazi, ey nevbahar-ı ziyan,
nerde kaldı cânib-i vuslat,
nerde kaldı eşref-i eyyâm?
Bayram mı?
Hayır...
Ben o mevsimi ezberimden düşürdüm.

Devamını Oku