Sözümün eriydim, dimdik biriydim,
Yıllara yenildim, biraz eğildim.
Hâlimi sordular, iyiyim dedim,
Ben iyi çocuktum, kötü değildim.
Dokuz ay on günlük bir yoldan geldim,
Asker olduk, koğuşlarda yatarız.
Gece gündüz demez nöbet tutarız.
Bizim ordu Kahraman Türk Ordusu,
Mert yürürüz, sert adımlar atarız.
Emredilir; Hazırolda dururuz,
Nikâhlar kıyılır ezelden beri,
Kıyamet gününü görür evlilik.
Kavga evliliğin tuzu, biberi,
Dozunu bilirsen yürür evlilik.
Birini seversin, yanıp tütersin,
Senden uzak duramam,
Ben seninle mutluyum.
Sensiz hayal kuramam,
Ben seninle mutluyum.
Sarışınım, sarımsın,
Ne tiyatro, ne sinema,
Hayatımız televizyon.
Esir olduk şu ekrana,
Hayatımız televizyon.
Ne okuyan, ne yazan var,
Elâ gözlerini sevdiğim dilber,
Süslenip çıkarsın yolum üstüne.
Kaş kaldırıp, göz süzerek bakarsın,
Çalım mı atarsın çalım üstüne?
Ak gerdana mavi boncuk dizersin,
Ben hiç sinirlenmezdim,
Dert yanıp, söylenmezdim.
Şimdiki aklım olsa,
Vallahi evlenmezdim.
Hep benimle uğraşır,
Türküler ortak derdime,
Söylerim kendi kendime.
Gece düşün, gündüz düşün,
Bitmiyor ki dert Fadime!
Annen gizli gizli ağlar,
Kendini münekkit zanneden biri,
Bayırı beğenmez, düzü beğenmez.
Fikir budalası, duygu fakiri,
Şiiri beğenmez, sözü beğenmez.
Ne edebi bilir ne de edibi,
Oğlan: Gündüz mü gecelerin?
Dökmüş börülcelerin.
Süslenip püslenmişsin,
Hani kız ojelerin?
Kız: Gözlerin çapak çapak,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!