Hayalimiz vardı yolun başında,
Bunca ümit hemen,tükendi bitti.
Seven gönlüm şimdi,karakışında
Gençliğim yolunda eridi gitti.
Ne kadar güzel söz vardı, kalpten söylenen
Gençlik dediğin nedir ki?
Hırçın akan sel, kasıp kavuran fırtına
Kim kıymetini bilir ki?
Rüyaya benzer daima.
Gençlik dediğin nedir ki?
Benim de hayallerim vardı,
Sığmayan küçücük yüreğime
Uçurtmamı salıvermek gökyüzüne
Kırlarda koşup oynamak; doyasıya, özgürcesine…
Sevgi, barış, kardeşlik lafı ediyordu ya büyüklerim
Soruyor mu beni; pembe ayım, lahana bebeğim, oyuncak trenlerim…
Siyah saçlarından bir tutam
Alsam elime de okşasam
Sarılıp boynuna koklasam
İnan dinmez sana hasretim
Gülpembe duağındır iksirim
Karamsar olma artık bu kadar
Güneş doğar şimdi ufuktan
Her gecenin bir sabahı var
Ağlamak yok,güldüğünle kal.
Kaldır başını,gökyüzünde bulutlar
Meze yaptık reklamlara
Bindirdik sıfır arabalara
Kuma aldık ağalara
Bilmedik kadın kıymeti
Temiz aşklara kandılar
Hasretin kavurur,beni derinden
Yanına gelmeyi candan isterim.
Vuslatın savurup,taşar selinden
Gönlümde bir sultan,Handan isterim...
Tarife sığmıyor yakan gözlerin
Güneşin ışıkları,
Vururken yeryüzüne
Sığmaz kabına duygularım
Eşsiz baharları hatırlarım
saçına taktığım gülü
Dilinde beddua,gözlerinde kin
Yaşanan yılları yoka saymışsın
Bentleri yıkıp ta,taşmış nefretin
Uzayan yolları çoka saymışsın
Bazen çıkıyorsun ince cizgiden
Gözlerin öyle güzel öyle mahzun bakarken
Sözlerin alevden ok yüreğimi yakarken
Çağlayan bir pınardım gürül gürül akarken
Gözlerinde rehinim derin,uçsuz,bucaksız...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!