Köyde karşılaştık Mehmet ustayla,
Bahçeye giderim bak yeğen dedi,
Dedim bırakayım gel arabayla,
Zahmet vermeyeyim ak yeğen dedi.
Dedim ne zahmeti kurban olayım,
Gelir gelmez evimizi mahvettin,
Sana ne diyeyim ben şimdi anne,
Keşke gelmeseydin daha dün gittin,
Sana ne diyeyim ben şimdi anne.
Gideceğin yere aldım götürdüm,
Tereddüt eden varmı gayet açık gayet net,
Dünyadan götürülen bir kefenden ibaret,
Kefeninde muhakkak sorulacak hesabı,
Çünkü bu var oluşun bu hilkatın icabı.
Yüzyıllardır ayakta ovalar, dağlar, taşlar,
Üç beş günlük hayatı hayat zanneden baş’lar,
Hayat dediğin hayat öldükten sonra başlar,
Sanmayın bir çukura girip yatmaktır ölüm,
Sonsuzluk alemine adım atmaktır ölüm.
Aylardır salgınla savaşan canlar,
Sizleri sevgiyle bakanlar anlar,
Güler yüzlü gönlü güzel insanlar,
Sizden anlayanı siz anlarsınız,
Siz taktire şayan insanlarsınız.
Ne haldeyim bilirmisin sevgilim,
Gözlerimin yaşlarından sor beni.
Kurudu dudağım susadı dilim,
Çeşmelerin başlarından sor beni.
Sor beni yağmurdan sor beni kardan,
Boğazımda düğümlenen sözleri,
Bakar bakmaz hemen çözdü gözleri.
Sus dedi konuşma dil karışmasın,
Sevdanın közüne kül karışmasın.
Karabağı karartan ey işgalci ermeni,
Zalimlikte ustasın yeni değilsin yeni,
O kanlı ellerinden tanıyorum ben seni,
Yüz yıllardır yaptığın içimize dert olur,
Türkün gücü ölçülmez Türk yumruğu sert olur.
Bazen yolda tamir bakım var deyip,
Kenara çekilip durmak gerekir.
Hatta geri çıkıp biraz bekleyip,
Rampaya hızlıca sarmak gerekir.
Rampayı çıkınca düz var iniş var,
Dün nasılsa bugün yine,
Çıktım yunusu aradım,
Bunca nefret bunca kine,
Baktım yunusu aradım.
Çıktım yürüye yürüye,
Maşallah Zekeriyya Bey Şiirlerinize Bayıldım. Kaleminize Yüreğinize Sağlık Tebrikler.