Elime düşen yağmurla,
Aklımda sen...
İğne parmaklarım senin özleminle çan çalıyor.
Hayalimde sen...
Elde edebileceğim sen...
Sonunda bir Zehr-ı Hayal'e dönüştün
Bir kor haline geldim en sonunda
Öldür Ya-Rab ama çaresi yok!
Bu bir Zehr-i Hayal
Napalım bana da bu hak görülmüş meğer
Meğerlerin arasında kalmış gömü gözlerim
Seninle alev almayı beklerler...
Bu bir Zehr-i Hayal
Eritti buz kalbimi
Ve buz dünyayı
Süt akıtsam da kendime
Silmez bu Zehr-ı Hayal'i
O artık bir
Zehr-i Hayal
Zehr-i Hayal
Onu görmedikçe
Aralanmaz gözlerim
O geldikçe de
Benden kaçar gözlerim..
O bir Zehr-i Hayal
Yatar yatık alnımda
Gelse bana helal
Gelmese de
Haram
O bir Zehr-i Hayal
Yazılmamış mürekkep mektuplarda
Gelip geçen bir mülteci yağmuruyla
Mülteciler gibi gider karın boşluğumdan..
İşte o an
Karnımda doğar bir sancı
Doğar bedenim yeniden
Acı ve haykırışlarla
O an gözleri damdan akar
Kıymıklı kalbim son kez aralar pencereyi
Bakar ama baksa da ağımadır
Artık.
O bir Zehr-i Hayal
O bir Zehr-i Hilal
Kayıt Tarihi : 23.5.2019 09:32:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!