Unuttun değil mi?
Bir resme başlamıştık ya hani
Evvel zaman ötesinde seninle
Ne renk renk boyalarımız vardı elimizde
Ne de üzerine çizebileceğimiz bir tuval
Güneşe doğru boy atmış
Nereden dolaştı diline sükût?
Ve neden çektin,
Arş’a açılan gözlerine perde?
Kor’dan bir ateş
Sevgiler büyüttüm
Gizlice kollarım arasında
Ülkeler aştım sonra
Yürüdüm dağlar ve ovalarca
Sarıp sarmaladıkça
Aşkımın ölmez sandığım çiçeği..!
Söyle, nasıl kandırdın da sevgiyi,
İçtin kana kana..!
Aşkın meyi diye baldıran zehrini?
Ölmüşlerdi
Yan yana sıralanmış
Yatıyorlardı kefensiz
Dua eder gibi Uzanmış
Yıldızlara dokunuyordu sanki elleri
Ve bakıyorlardı
Biliyorum
İnanmayacaksın ama
Dün gece
Asırlar sonra ilk defa
Seni gördüm rüyamda
Hâlâ anlatır annem
Anlatırken hafifçe gülümser önce
Sonra sesi titrer giderek
Kaybolur yüzündeki o gülümseme
Sükût ederek kanatırcasına
Avuttum senli sözcüklerle dilimi
Adını ezberletiyorum şimdi
İki heceli harflerle şiirlere
Mecruh bir kuştur artık yüreğim
Çırpınır zâr ederek sadr’ım kafesinde
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!