Sürdüm, ektim, yetirdim; ürün tarlada kaldı,
Elimde bir avuççuk çöpüm yok, samanım yok.
Fırtınalı bir ömrün kıyısına yaklaştım,
Firardaki huzuru, bulmaya gümanım yok.
Umutsuzluk mu, asla; umudum dağlar ardı,
Uslansana, acım benim, dinlenip dursana artık.
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık
Devamını Oku
Akşam gelse derdin hep; geldi bile Akşam; bak, işte:
Bütün kenti kapkara örtüsüyle sarar karanlık,
Kimine kaygı salmış, kimineyse mut getirmiş de.
Ölümlü kalabalık, dışardaki pis kalabalık