Acılar değişiyor yenileri çıktıkça
Çoğalıp yayılıyor yüreklere aktıkça
kemirip bitiriyor ıslak gözle baktıkça
Kaynağı bilinmeyen zamane acıları
El emeği göz nuru değil bunlar uydurma
Fabrikasyon üretim hep dışardan kaydırma
Dışı kabuklu ama nüveleri oydurma
Yürekten silinmeyen zamane acıları
Kimi deney sonucu bozaraktan genini
Kimi boyundan kırpmış genişletmiş enini
Virüs gibi yakıyor yüreğini tenini
Hücresi bölünmeyen zamane acıları
İşkence aletleri hafif kalır yanında
İçini kemirirler dolaştıkça kanında
Örümcek salgısı ya vantuz var urganında
Tattıkça gülünmeyen zamane acıları
Bunlardan korunmanın başı yok sonu belli
Aynen insan gibidir başlı bacaklı elli
Kimi pervanelidir kimi havalı yelli
Gittikçe gelinmeyen zamane acıları
Semahi indirirler çok geçmez ilk durakta
Bunlar hem suda yaşar hem bozkırda kurakta
Diyorlar ki meretler yaşamazmış çorakta
Bilerek alınmayan zamane acıları
Kayıt Tarihi : 27.5.2008 17:38:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
DOST KALEMLERDEN : Karanlık tünellerden umutla geliyordum Bin bir zahmetle kazıp habire deliyordum Gün be gün yaklaşarak taş toprak eliyordum Işığı görünmeyen zamane acıları......................Mücella Pakdemir
Bin bir zahmetle kazıp habire deliyordum
Gün be gün yaklaşarak taş toprak eliyordum
Işığı görünmeyen zamane acıları
Üstadım, bir dörtlük de ben yazayım dedim. Şiirin havasına uydu mu bilemiyorum. Kaleminize yüreğinize sağlık. Kutluyor ve tam puanımı bırakıyorum şair dostum.
Sevgilerimle
Mehmet Ali Şahin
TÜM YORUMLAR (6)