Elbet zaman gün ışığıdır gerçeklere
bir tutkunun hasretini büyüteceğim yıllar yılı
ve bu zindan da
hiç bir şey güç ve imkansız gelmeyecek bana
rüyalarımda öpücüklerken sevgiliyi
gün batımı hüzünlü akşamlarda
bir çocuk ağlamaklı seyredecek zindanın duvarını
ve ben yılların uykusunda olacağım
uçurtmanın takıldığı tel örgülere bile uzanamıyacak ellerim
ve o çocuk bilmeyecek bunu
ağlamaya devam edecek
oysa bilse mavzer namlusunda mermi olduğumu
oysa bilse yatağından taşmış akarsu olduğumu
o alev gözlerinde taşısa yüreğimi
ben voltama katsam onun telaşlı halini
gül yanağından silebilsem gözyaşlarını
bir bebek tırmalasa her sabah yüzümü
uyan baba diye
yıldızların oynaştığı gecede
hüzün düşermiydi yüzüme
zamanı soyup atmışım öfkemde
bir kavak ağacı uzanır mapushane avlusunda
sallanır rüzgarda
sevdalıyım, sarhoşum gecede
gece hain
gece çekilmez olur hücremde
ve ben anıların içinde kurşuna dizilirim
hasretin topu tüfeğiyle
kimi zaman bir duvar dibinde
kimi zaman öperken sevgiliyi dudağından
bir çocuk takar uçurtmasını mapushane avlusunun tellerine
ve ben kurtaramam
çocuk ağlar
MESUT BOZKURT
Mesut BozkurtKayıt Tarihi : 5.2.2008 17:46:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!