Ne varlığın belliydi, ne de yokluğun belli,
Bu tavrına ne desem, ben hiç bilemiyorum.
Dilin pek de uzundu, biri ederdi elli,
Bıraktığın izleri, artık silemiyorum.
Kulak ardı ederdin, sana söylenenleri,
Takılırdın her daim, kendi kafana göre.
Sen nasıl da bulurdun, her an eğlenenleri,
Ne örf adet tanırdın, ne gelenek ne töre.
Her şeyin bir sonu var, bunu artık anladım,
Akıp giden geçmişe, dönüp bakmayacağım.
Her yaşımda durmayan, bir su gibi damladım,
Zaman erken geçermiş, artık takmayacağım.
Umrumda mı sanırsın, zamansız çekip gitmen,
Seni sensiz yaşayıp, gönül eyleyeceğim.
Sanır mısın üzecek, beni kendinden itmen,
Ardından saz çalarak, türkü söyleyeceğim.
(Dilovası - 22.04.2013)
Birkan OnatKayıt Tarihi : 22.4.2013 11:13:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiirde her duygunun deli dolu yaşandığı ve su misali akıp giden gençlik zamanına ince bir sitem yapılmıştır. Şiir 7+7 hece ölçüsü ile yazılmıştır.
ANT+ 10
ant+10...saygılarımla...
Akıp giden geçmişe, dönüp bakmayacağım.
Her yaşımda durmayan, bir su gibi damladım,
Zaman erken geçermiş, artık takmayacağım
Yürekten gelenleri yürekten kutlarım saygı ve muhabbetle
buda acizane bizim zamanımız
An-ı Zaman
Can olur can içinde,
Köşk olur han içinde,
Olur ki, öyle bir zaman,
Bir ömür yaşanır, bir ömür,
Bir an-ı zaman içinde.
Bilal Özcan
TÜM YORUMLAR (18)