henüz;
eflatunlarken sabahın kızıllığına çiğdemler,
nilüfer yaprağına yazgılanmış çiy tanesinde idi sevdalar
uzak sularda...
ben;
bahara mahçup çağlaya vermiştim yeşilimi
daha o zamanlar
düşmemişti oklar esrikliğin kanadından
-kan kırmızı-
uçup gelirken sahipsiz aşklar diyarından...
henüz;
ucundaydı
eldeğmemiş bir kız memesinin
yeniyetmeliğindeydi umutlar
aşk ecellenmemişti daha bengiliğe
tutkular;
zemheri düşlerin kanatlarında yitmemişlerdi kül rengi bulutlara...
ama şimdi
yüzleşme zamanı,
sağaltma zamanı değil
saklı yaraları
yaralı bir kuş gibi ölmeye yatmamalı
bir çalının limanlığında
zaman; anılama zamanı
kimbilir; ne günahlar durulandı tövbekar ruhumda,
sahipsiz ırmaklarla
ne sevdalar akıp geçti gözlerimden
-kimbilir-
farkında olmasalar da
zaman; güdülerimin tabutunu gömme zamanı,
en derinlere,
solarlarken yalnızlığın güneşinde...
çekinme sende
bak içime son kez
-korkma-
aynı bıçak iki kere saplanmaz kalbine...
dokunabilirsin hüzünlerime
akıp giden ruhumdan,
alacakaranlığın lacivert mavisinde...
yakışmaz bize yaşamak
tutarak hayatın ucundan
mırıldanıp bir sevda türküsü,
efendi efendi gitmek lazım ıslak kösnül aşklardan...
Kayıt Tarihi : 31.3.2007 09:47:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
hayatın ucundan tutarak. tebrik ederim güzel dizelerinize ve teşekkür ediyorum şiirlerim hakkında yaptığınız nazik' benim için çok değerli yorumlarınıza.saygı ve selamlar. adige
TÜM YORUMLAR (4)