Zaman Sigarama Bir Kısa Vakit Vedamdı

Merhaba nasılsın
soracak olursan şayet
bir kaç ufak tefek farkla
aldığın söze dair zorda olsa
ben de sanırım aynıyım hâlâ.

Bizim lâz bakkal değil artık
sabahları ilk adım uğrağım
ya da akşamlarımda
evden önceki son durağım.

Gece yarıları artık
şehri de turlamıyorum
tur değil de bittiği için aslında
nöbetçi dumancı aramıyorum
artık öksürüklerimde azaldı
boğazımın yalı atıklarından da
sanki çok yakında kurtulacağım.

Çayla dostluğumuzda mesafeli şimdi
istihkakını tek şekere indirdim
kahvemin de rütbesini söktüm
ortadan az şekerliye terfi ettirdim
dilimde ki eksik tat farkını da
pek tabi ki senle telâfi ettirdim.

Anlayacağın çayımın içinde teksin
kahvemin de şekeri az, tadı çok sensin
biraz canlandı sanki feri gözlerimin
resimlere de renk geldi, renkteki ışıkta sensin.

Dudakların daha bir sıcak gülümsüyor
vallahi çıtır oldun biraz daha sanki
gözlerinde sanki daha bir liseli bakıyor.

Değişmeyenler de var tabi aslında
seninle balkon sefam aynı meselâ
yazamadığım ve elim lâl kaldığım
kelimelerimi ceplerime tıktığım
gece zifiri karanlığım da aynı kıvamda
güne ışıyan, gözlerin de aynı meselâ
gün sende batıp, yine sende doğuyor hep ufukta
sen hâlâ çok uzaktasın, ben hâlen yanıbaşında.

Sen hâlâ mavisin, masalımsın uykularımda
bende hala karayım, dipteyim ruhumda
gerçeğim su yüzeyinde ince bir çizgi
sen tül kuyruklu mavi japon balığısın hâlâ
bense çöpçü balığıyım dipte, bulanık akvaryumumda…

S.Güler-9.7.2014