Aşağıda okuyacağınız yazı tamamen gerçek olup rahmetli babam Muhip Erdener SOYDAN’ın hayatının bir bölümünü kaleme aldığı, ancak babamın ölümünden sonra hatıra defterini okuduğumda öğrendiğim ve olduğu gibi aktardığım trajik bir aşkın hatırasını anlatmaktadır.
ZAMAN
On dokuz yaşında lise öğrencisi, hayatı toz pembe gören bir çağdaydım. Yıl, 1963 başlangıçları idi. Ayla ile arkadaşlığımız bir yıla yakın bir zamandır devam ediyor, gün geçtikçe bambaşka hisler bizi birbirimize görünmeyen iplerle bağlıyordu.
O yıllar bizim için melankolik bir çağdı. Aşk ve şiir çağı… söylenmeyen hislerin şiir ve şarkı güfteleri ve melodilerle belirtilen bir çağı…
Tamamını Oku
Çok etkileyici bir anı.Çok hüzünlendim.Babanıza rahmetler diliyorum yaradanda ve tüm kazazedelere.Çok sade va akıcı bir dille kaleme alınmıştı. Böylelikle, sizin şiire yatkınlığınızın da menşeini keşfetmiş olduk sevgili Soydan. Anlaşıldı ki biraz da soyaçekim...Kutlarım.
O elim olayı dün gibi hatırlıyorum.
Çok canlı ve güzel aktarmışsınız.
Derin bir acı duyarak paylaştım.
Gözlerim dolu dolu okudum...Çok güzel bir paylaşımdı..Babanız nur içinde yatsın kardeşim...Sevgi ve salamlarımla...Halim AKIN 10 PUAN+ANT
Güzel ve bir o kadarda hüzünlü anıları paylaştığın için teşekkürler
O tarihte onüç yaşında bir çocuk olmama rağmen bu olayı çok iyi hatırlıyorum. Olayın olduğu saatlerde Hacıbayram camiinde Celal Bayar'ın eşi için mevlut okunuyordu. Ve teyzem de onun için o saatlerde oradaydı. Saatlerce haber alamamış, ulaşamamıştık kendisine.
Acı bir anı ama paylaşım güzeldi...
Babanızın rahmeti bol olsun......, acısı unutulmasın.
Sizin de paylaşan yüreğinize sağlık..
Vecdi bey...
Teşekkürler...
Neden bilmiyorum ama banada epeyce duygusallık yaşattı yazınız...
Belki o yılların özlemindendir.......................saygıyla
Bu şiir ile ilgili 26 tane yorum bulunmakta