Hep buğulu hep ıslak iki gözüm,
Nakarat olmuştu dilinde hani
“Ben oraya gelemem” sözün
Ansızın gelmedi bu ayrılık yani
“Yoldayım, gidiyorum” deyişin kaldı aklımda
Birde son gecemizde ki, titreyişlerin, inleyişlerin…
Kutlu ziyaretçin beklerken mezarında,
Sen Yüz adımcık atmaya üşendin…
Aslında ben çoktan bitmiştim nazarında
Ki… Gönlündeki o taht dan düşendim.
Şunu yaptın, bunu yapmadın bahanelerin, hep boştu
Gayrı umurunda değil Biriciğim, ahlarım, inleyişlerim.
Bilmem ki yeniden görecekmiydim?
Gözlerinde ki o ateşli kıvılcımları…
Seni seviyorum diyecekmiydim?
Yaşatırken bana çılgınlıkları.
O gece sensizdim… Pek acıtıyordu içimi zalim Taşucu
Karanlık ve dalgalar… Cevapsızdı, ayak sesini dinleyişlerim.
Başkaları vardı aşk yuvamızda,
Kıskançlıkla, imrenerek baktım…
Artık sen yoktun, Biz dumanımızda,
İçimdeki lav denizinde eridim aktım.
Perişanlıktı, ve kahırdı, Yürek Yağmur’un yalnız geri dönüşü,
Çekici üstünde arabam ve ben, birde seni özleyişlerim.
Anladım ki mezarıma benimle girecektir, Zalim Taşucu
Ve sana kavuşamamanın acısı yazısız bir taştır, başucu.
Kozan, 21.02.17 – 16.36 Y.Y.
Kayıt Tarihi : 5.3.2017 10:16:00
Şiiri Değerlendir
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Perişanlık ve acıklıydı, Yürek Yağmur’un yalnız geri dönüşü, Çekici üstünde arabam ve ben, birde seni özleyişlerim. Kozan, 21.02.17 – 16.36 Y.Y.
Birde son gecemizde ki, titreyişlerin, inleyişlerin…
Bakalım 13 mart neler gösterecek şairimize...
Kutluyorum kaleminizi., güzel şiirinizi....
TÜM YORUMLAR (4)