18 MAYIS
Güzel bir mayıs günü
Denizden gelen iyot kokusu
Sahile vuran hafif dalgalar
Kamçılıyordu tüm benliğini
Tarifsiz bir duygu içinde iken
ACAYİP DURUM
Bir rüya gibi hayal duygularım,
Anlatamıyorum.
Yüreğime, dilimin ucuna geliyor,
AĞAÇLAR İNSANLAR
Zeytin ağacı kadar ömrünüz
Çınar ağacı kadar sağlığınız
Ardıç ağacı kadar sabrınız
Sakız ağacı kadar sohbetiniz
AĞAÇLAR İNSANLAR
Zeytin ağacı kadar ömrünüz
Çınar ağacı kadar sağlığınız
Ardıç ağacı kadar sabrınız
Sakız ağacı kadar sohbetiniz
AHMET BEYİN DONLARI
Beton yığınları arasında bir erik ağacı
Gözlerim gölgeler arıyor hani nerde kaçtı
Biraz umut biraz rüzğar, birde ahşap balkon
Ağaçlar dikenli aynalar gibi kırık merhamet yok
AKŞAM
Çökerken güneşin ahengi
Lamba hüznü gibi
Tahayyül alemine
Kızıllaşan gruplaşan
ARKA PENCERE
Beton yığınları arasında kalmış
Bir dut, bir armut , bir de
Erik ağacı
Güneşin sıcaklığında
Olgunlaşmakta olan meyveler
ARNAVUTKÖY VAPURU
Arnavutköy iskelesine yaklaşırken vapur, çilek kokuları gelirdi kuzey rüzgarlarıyla tepelerden .
Balıkçıların Heyamola sesleri ve çektikleri ağların mantar yakasındaki gümüş balıklar parlardı.
Yerlerinde duramayan gençler vapurun en yüksek noktasından denize atlardı.
İçindeki yerli yabancı yolcular Fotoğraf makinaları ile Siyah beyaz çekerdi pozları.
İskeleden ayrılırken bir daha tanık olamayacakları kısa anı ile,Vapurun selam düdüğü ile uzaklaşırdı.
AŞKI YAZMA
“Bana aşkını yazma!”
Derken şen dudaklar
Bir elinde kadeh
Bir elinde sigara ve de dumanı
BALIKÇI KAHVELERİ
Loş ışıklar altında , balıkçı kahveleri
İçten söylenen sıcak merhabalar
Fokurduyor nargileler , sıcak çaylar , kahveler
Okunan gazeteler ,tatlı söyleşiler
Sonunun ne olacağını düşünen kişiler
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!