Şu muhteşem kâinata kalp gözüyle baksa kul
Duyar elbet; solan yaprak, ağaran saç, an ne der
Say sayar hep o vuslata; bittiğinde bu okul
Kefen giyer haz alarak; bağrını aç anne der
Cehli kavi cüretkâra ne söylesen etmez kâr
Nefse yârdır nass'a ırak; us, idrak, izan ne der
Tahta çıkar serde benlik, beynine olur hünkâr
Düştüğü her dar çukuru kutlu Mîrâç zanneder
Gül var iken gülzârına diken eken inattan
Bozuk ise tende tıynet; ukba ne, mizan ne der
Mel'un ile yol gitmeyi, incitmeyi sanattan
Kalpte kini kârlı ziynet, bir ihtiyaç zanneder
Can çekerken yatağından musallaya her salâ
Muhterisin dili hâlâ son ezan, hazan ne der
Şirkin şerli batağından kir sızar da, mesela
Benzetir bir Anzer bala; zehri ilaç zanneder
Düşünmeli, nedir sebep; gülmeye ehil kişi
Bugünlerde pek muzdarip; bu garip ozan ne der
Sanmayın ders vermek işi; bilir ki; cahil kişi
Kendisinden gayrısını akla muhtaç zanneder
Kayıt Tarihi : 19.12.2021 22:50:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!