Mıknatıs gibi çekti gök,eriyen kar sularını,
Doldurdu,yıldızlarla kaynaşan dipsiz sepetine…
Kuvvetle sıkınca,beyaz süngerden bulutlarını,
Çağladı,çağladı…Doğa böyle ağlar sevinince…
Son yağmur,arkadaş seçmişsin kendine rüzgârı,
O tohumlar saçar,sen işlersin fidan köklerine…
Bir deniz bekliyorduk. Duvara çarpıp ölmesi gibi
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem
Devamını Oku
özgürlüğüne uçan bir kuşun. Anlamın
düğüm olduğu zamanlar. Bütün yaraları
denedim. Ağzımda kan tadı. Saklanacak
o su kıyısı uzakta. Dağıldım
yaşlandığım yol için. Hangi çağa gittiysem