Yuvarlak Ölümlere Çalakalem Fasıl

Kağan İşçen
2329

ŞİİR


10

TAKİPÇİ

Yuvarlak Ölümlere Çalakalem Fasıl

çalakalem ışıklara kayan aklım
belli ki saçlarından akan aydınlığa koşan nefesime teselli
fasıllar sonrası hüzün bu
kent çıkışı arkada kalan gözümün nuru
kimselerin dinlemediği
sözümün ağırlığısın desem
yüzüme nasıl bakarım aynalarda sonra
seni nasıl sevdiğimi görmeye...
hevesim geceyle sabahın birleştiği anda mı kaldı desem
yolla denizin çakıştığı yerde mi
dönenceler boyu efsanelerin başlangıç
ve bitiş sahnelerinde mi desem
siyahla beyaz arasındaki o gri hatta hani
çizgifilmlerdeki gibi aynı
bir metre ötede yağmurla
ayağımın altındaki çölün kesiştiği
kavşakta mı desem
diyemem...
ben hiç uyumadım çünkü
seni farklı düşünmeye yattım
seni düşünmeyi düşledim ya
tüm birleşme ve kesişme anlarını da
kaçırmış oldum böylece...

"elimi saldığım boşluğun burgaçlarında
izin buz gibi...
ayağımı attığım uçurumun yankısı sıfatsız
düz isimlerle düşüyorum
yuvarlak ölümler sıkıyor canımı
soluksuz kalbim sızım sızım
kış çatılarına bakmayı özlüyorum o an
çırılçıplak bir ağaç gibi utanç içinde
adsız çocuklardan yalnız
saatsizliğe mahpus
kenar mahalle sohbetlerine uzak
tınısı yitik bir takvim yaprağında unutulmuş
detone bir günah uyarısıyım sanki..."

binalar karşımda öyle bir demlenirler:

"içimde ne insanlar ey kağan
balkonlarımda çocuklar her bulutla yarışta
ve ilk kapımda kırlangıçlar
son penceremde bir genç kızın
en yakın arzusu"

kağan binaların karşısında öyle bir demsiz:

"kalk borusu ölümdür
elbiseleri sandalyenin üzerinde
çantasında kokusu açılmamış bir kitabın
örtüsü kırışık
yastığı kir içinde
yatağına saçları dökülmüş
son cümlesi yüklemsiz
noktayı nereye koyacağını bilmemiş"

"tırnak içindeleri tırnak içinde
çok özel bir yakınlaşma bu kendine
ne kadar sevdiğini görmeye meraklı
zamanın aynalara yetmediği bir ülke
ceplerinden çıkarıp saf suyu
kuşlara içirecekmiş gibi mutlu
bir parka gece uzaktan bakıp
tek başına her bankında oturma isteği
gelişi güzelliğe densiz
cümleye nerde başlayacağını bilmemiş"

fasıllar güz başlangıcı
kirpiklerimi her kırpışım ayrılık taksimi
çocuklar papatya çizmez olur bir de
ninni söylemeyi bırakır mı ki beşinci çocuğuna anne
ihtiyar pazar kahvaltısına çağrılmaz olur mu
bahçesiz kalır mı ki eylül...

Kağan İşçen
Kayıt Tarihi : 26.9.2015 04:04:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!

Kağan İşçen