İbrahimi ateşinde yandırmadı, hak teala davasından
Yenemedi sineği nemrut gah sahibi dünyasından
Dünyaya da sahipti ama bilmedi haddi hizasından
İbrahim-di yerle yeksan etti putlarını esasından
Züleyha nam-ı değer güzelliği destansı esasında
Bre Allahtan korkmaz!
Bahtiyarın ümüğü! seni bırakmaz.
Yırtılmış boğazı! nazik sesi çıkmaz.
Ne desem hesabın Mahşere, içimden geçenleri aktarıyorum sana! Bak az!
………………. …….anladın mı? buda sana yeter yarına da kalmaz!
Masum canlılara zulüm edenler sizde duyun, sizde alın bunu! Allah sizinde yanınıza bırakmaz!...
Papatya çiçeği söylüyor halim
Her yaprağı sevse nazlı sayınca
Seviyor, sevmiyor bilmiyor zalim
Kırlarda her çiçek içten bakınca
Tomurcuklar taze nezih kokulu
Hergün! son bir gün için...
Bugün, yarın bir geçin...
Kafa kağıtsız! seçim...
Dayı mı! sökmez heçim!..
Cepsiz cepkensiz takım...
Pervanelere nispet döner durursun!
Nasıl olur sen yanlışı hep korursun!
Aldırma dedikoduya pişman olursun
Rabbim ol demesiyle olur, aldırma…
Hüzünlenmek sana yakışmıyor bak
Olunmaz derviş taşımakla odun tekkeye
Nasihatten müteakip faydasız hatmeye
İşlerse kalbe, faydalı ilim o zaman rahleye
Nesirler yazılır mevzular Allah için hasbihalse...
Tohum saçan tahıl biçer.
Ranzası buz gibi, nezih medresemin...
Duvarlarından damlar hikmeti nemin...
Kağıt kalem dökülür zemine fikirlerin...
İndi! tüm atlıların nalları çoşuyor
Yeri parçalıyor, nal parçalanıyor
Hücumda binlerce atlı savuruyor
Resulüm, Sancak İslama kavuştu
Yer gök patladı, Şehadet içmeye
Tekerleğin dönüş ritmindeki zikir
Her nefeste, her turda dönüyor fikir
Sessizlikte zincir gıcırtısı pas kir
Kilometreler çevir!salavat getir
Her rampada asfalt sıcağının zifti
Dalgalanınca denizden köpükler saçıyor
Kıvrım kıvrım bulutlardan İndiriyor huzur
Çok uzaklardan yansıyıp güneşe kaçıyor
Martının beyazına kaçan delice ruhum
Tak tak leyleğin lakırtı dokulu bestesi
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!