Ölüm her nefse haksa
Her nefis ölümü tadacaksa
Eğer ateş yanacaksa
Her ateş sönmeye mahkûmdur
Her göz ağlamaya
Bir pişmanlık bu, içinde bin pişmanlık
Sana doya doya sarılmadan yaşadığım
Karanlık bir hikâye bu, bir ucu siyah bir ucu yalnızlık
Şimdi çok şey var sana anlatmak istediğim
Beraberken korkup ta içimin zindanında hapis
İçimde müebbede terk ettiğim
Senden duymak istediğim buruk bir elvedaydı
Hiçliğinle çekip gitmen değil.
Bir acı kahvenin bile sahip olduğundandı istediğim.
Bir ömrü çalıpta saatinin en küçük dilimine kısman değil.
Bir yol görünüyor tam seçemiyorum
Şimdi koşmam gerekiyor yürüyemiyorum.
Keşkelerle yaşamam derken,
İşte son yolculuk vuslata gidiyorum.
Cömertçe harcadığım hayatımın nacömert karşısındayım.
Her şeye alıştım artık
Günlerce susmaya
Hep yapamadığımı söylediğim
Derdimi uluorta anlatmamaya
Bir sigarasız yapamıyorum
Birde sensiz
Ben sensiz ağladım saatlerce,
Bir gün gündüz bir gün gece
Dertlerini içimde çeke çeke
Ben sensiz ağladım düşlerimde.
Düşlerimden düşerken hülyalara
Sen ve ben iki ayrı dünyanın insaları değil,
Tüm aşıkların vuslatı düşlediği mahşer yeriyiz.
Sevmek nedir? Ya aşk!
Acı çekmek mi onsuz yetmiş yedi bin âlemde
Yoksa diri diri yaşamak mı?
Unutamamak ki en küçük anları bile
Aynalar karşısında yanmak mı?
Ansızın gidişine üzülmek mi?
Neler vermezdim gözlerinde bir dakikaya
Ah! Diyorum
Senle olduğum zamanlarda
Ne kadarda cömertmişim
Pervasızca harcanan o anlarda
Nasılda sonunu düşünmeden ağır ağır
Yok artık yazacak bir şeyim sana
Sen git aşık ol!
Önüne her ekmek atana.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!