Ben üç kurşun yedim evvel ömrümde
Üç kez öldüm
Üç kör kurşun yedi
Şu ağır yaralı yüreğim
Üç kez serildim yere
Beni üç kurşun kanattı
Anadolu’ da çocuktuk kardelen
Sarp dağların soğuk yaylaların çocuğu
Çimerdik boz bulanık derelerde
Üst tarafta annelerimiz çamaşırlarımızı yıkar
Gülüm
Bugün sana gelmişim
Senin olmadığını bile bile
Çalmışım kapını titreyerek ellerim
Dinle sevgili yurdum
Onlar büyüdüler
Biz küçüldük seninle
Ağalar taşındılar
Bey oldular
Sen gittin ya Kardelen
Dağ gibi bir sevdayı arkanda bırakıp
Terk ettin ya bizleri
Hiçbir şey söylemeden
Sabah yürürken caddede
Birine rastladım hali perişan
Üstü başı yırtık dökük biçimde
Yanında çöpten topladığı
Kelam umman ise sen dök kaleme
Sende kalem anlamını bulacak
Göster güzelliği cümle âleme
Senle âlem manalarla dolacak
Bir gün gelir isem orda kapına
Beni de alır mısın gülümseyerek
Özüm özen uyar yapım yapına
Kabul eder misin özümseyerek
Kırk gün önceydi
Soğuk bir zemheri sabahı
Başladı yolculuğumuz
Masumca
Ve sebebi bilinmeden
Seni düşünüyorum
Senli günler geçiyor aklımdan
Özlüyorum senle olan dünleri
Duyduğum her ses
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!