Baharı kıskandıran, kışlar bahar görecek,
Sımsıcak bakışların karları eritecek.
Yolacak saçlarını güller menekşeler,
Güneşi söndüren hareleri görecekler.
Katmer-katmer umutlar, yollarına açılacak,
Gözlerinden yarınlara tebessüm saçılacak.
Yalnızlık yüreğimde hırçınlaşıp duruyor
Hasret rıhtımına deli dalgalar vuruyor
Bulutlar özlem diye, seni yağıyor üstüme
Sensizlik kaynıyor içim, sensizlik köpürüyor.
Soğuk mermerlerin üstüne kıvrılıp yatıyorum
Bugün bana hazan vurdu.
Kolum, kanadımı kırdı!
Ellerin vatanı yurdu,
Boynum büker hazin hazin!..
Köküm dalıma yabancı.
Kim bilir!
Bakarsın bir gün kapın çalar da,
Karşında beni bulursun.
Kim bilir sana bir gün
Tanrı misafiri olurum.
Zamansız düştü cemre toprağa!
Azgın şimşekler saplandı bağrına mevsimlerin(!)
Yıldızlar çalındı güneşin koynundan;
Zelil oldu büsbütün ilahi denge(!)
Baharlar şimdi öksüz ve perişan!..
Hasret kalınca kırılan dallar yaprağa,
MUTLULUK NEDİR Kİ?
Mutluluk nedir ki;
Senin ki başka,
Benim ki başka.
Onun ki bir başka!
Özlemek, gözlerimdeki kaderin kanlı izi
Özlemek, ağır bir vebalin titreyen dizi
Özlemek, boğazımda düğüm düğüm dizilen,
Yutamadığım bir zehir, burnumu titreten sızı.
Kırgınlıklar bitsin, küsler sarılsın.
Gidilmeyen eşe, dosta varılsın.
Gönülden gönüle köprü kurulsun
Kalpten kalbe giden yoldur Ramazan.
İftarda açlara sofra serilsin,
Sen olmayınca düşmezdim kuytusuna gecelerin
Yalnızlık savaşına böyle kılıç kuşanmazdım hiç
Özlemin kucağında çirkefleşmezdim bu kadar
Göz kapakları bu kadar cilve yapmazdı uykuya
Hayallerde görünen sen olmayınca
Şiir, şiir gibi olmalı,
Sımsıcak gönülleri sarıp kuşatan.
Gözler hep aynı görmeli;
Tüm dostlara tek renkte bakan.
Muhabbet yağmalı gönüllere,
Yürekleri sırıl sıklam ıslatan!
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!