Gül diye, sen hep gül diye
Var olmalı bu sözler, var olmalı bir memleket.
En ücra köşesinde bile, yaşatılıyorken bir umut
O zifiri gecelerin ardında, sadece senin hatırına
Sev diye, sen hep sev diye
Bir parçam koptu bedenimden
Bir parça eksildi gözlerimden
Sözler artık anlamını yitirdi
Yalan, koca bir aşkı bitirdi…
Şimdi buradan biz olur muyuz tekrar
Biz oluruz da biz kalır mıyız tekrar
Bir tanıdık sesinde huzuru
İncinmiş suratlarda acıyı
Çıkmazların girdabında kendini
Ölülerin arasında, bizi seyret.
Seyret ki vicdan doldursun gözleri
Seyret ki muhatap bulsun sözlerim
Bu sokakta kaç sokak lambası var? Sayamadım.
Önünden sessizce geçtiğim bu kaçıncı apartman?
Sokaklar sessiz insanlar uykuda ben ise çaresiz
Bir dert taşıyorum heybemde ama anlayamadım.
Kaçıncı caddedeyim, hangi mahalle arasındadır?
Bir topala koşamadığı için kızılır mı?
Bir sağıra duyamadığı için bağırılır mı?
Veya bir köre göremediği için acınır mı?
İşte bir âşığa sevme denilmez.
Bir balığı sudan çıkartıp ona nefes al denir mi?
Bir köpeğe havladığı için sus denir mi?
İnsan niçin var oldu söyler misin?
Kader kim için yazıldı?
Sevmek kime mahsustu?
Âşık olmak bize mahpustur.
Kalbin niçin emretti söyler misin?
Bu dünya kim için vardı?
Sen zaten susmayı seversin
Anlatmak yoktur lügatında
Anlatsan da gerçekler
Söylediklerinin arasında
Bir yarasın gönlümde
Deniz kokardı mercan gözlümün saçları
Ben hata yapınca çatılırdı hemencecik kaşları
Ona bakan gözlerin gövdesinden ayrılırdı başları
Dedim toprak gibi kutsal bu kadın bir başkadır
Bu bir başkadır dediğimiz her şey bize başka
İsmin ne güzel, yaşatıyorsun anlamını
Önce kör kuyular sonra sultanlık mı hayalin?
Düştüm zannediyorsun değil mi?
Gerçekten kuyuda mı sanıyorsun kemali?
Ah her şey inanmışlıktan mı ibaret?
Yazıyorum işte bir şeyler
Şimdi neredesin kim bilir
Hangi dudaktan dökülen
Sözler yüzüne çarpıyor
Hangi eller sana yakın
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!