Cehalet batağına batmış gidiyoruz
Ucunda ölüm olan gerçeğe
Şahit olup Geçiyoruz.
Bir bildin bin bilmediğinle
İnsanı hor gördün durdun bildiğin an olunca.
Vakit gelir konuşmayan bilgi konuştuğun anı yaşatır
Çalamazmısın karanlıklarımı gözlerimden? ..
Bu korkular,
bu yalnızlık beynimi,
iyice kemirmeden.
Bulutlar yine gözlerimden yağmadan
Sevgini benden,
Bazen özlersin cana tak eder
Gizlice ona yazarsın o hiç ipe un sevmez
Bazen onu düşünürsün kafana tak eder.
Onsuz olunca.
Şimdi şiirimde seni yazarım içime
Sen şiirde anlam bulmassın
Çayın rengine kırmızı dersem,
Dur durak bilmiyor heceler,
Sahi gönül bağına kan kırmızı desem
Dururmu ,sevgi yüklü notalar.
Yesillige boy vermiş bu şelaleler,
Saçlarımdaki aklar düşünce nehre,
Feleğin çemberinde
çırpınıp durma .
Felek aşmışsa yedi cihanı ,
gelip yine de seni bulur .
Amel defterinde ki hesap
kamburlaşır sırtım bu güvertede.
Sevgi kitaplarını toplayan
Kütüphanem
Hastalığımı geçiren
Şifahanem
Hayat yolunda savaştığım yolda
Cephanem
Avuçlarında güneş doğuyor annem.
Senin merhametin mi tohum olup yeşerdi ?
Gözlerim yaşlarla doluyor annem, sana ektiğim çiçeklerim kalbindeki güzelliklerle
yeşerdi annem.
Bulutlarlardan korkuyorum annem,
kararınca içimde bir dert doğurur diye .
Kimdir cennet müjdesine kutlu hadisle eren?
Toprak gibi, hava gibi, su gibi hayat veren .
Annem güneş doğmadan başaklara boy veren ...
Kalbinle mi büyüttün içimdeki sevgiyi ?
Bu sabah güneşi gördüm pencereden annem.
O doğdu, ben seni andım yüreğim ferahladı.
Adını bile koyamadığın, boğunçla
Hıçkıran bir hüzün
Çiçeklere, dokunurken kırılan yaprakların
Ellerinde, ufalanması yağmur damlasının
Yalnızlığı.
Duvarlara astığım portren, sanki anlatıyordu!
Kesilir belki, fakat çekmeye gelmez boynumun
Eğrisi!
Kanayan bir yara gördümü,
İnler ciğerimin
Yarası.
Gözlerimde kesilir bakışlarının keskin
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!