Bahar ne arpaların umduğu gibi geçti, ne çavdarların,
Çöl sıcağında buğday başak verdi.
Şimdi buğday, şimdi hasat-şimdi harman zamanı.
Harman da bitti,
Şimdi satış zamanı,
Alım -satım had safhada, satan satana, terazi şaş gözlerde hiç şaşmıyor.
Piyasa aynı Matematik ve Geometri gibi, x-ye, z, üçgen,
Düzlemde Nokta-Doğru ve Vektör- Yerli Sektör, Yabancı Sektör,
Teğet, paralel ve paralel iki doğru arasındaki uz-ak-lık,
Eş kenar, başkan, çarpma, bölme, çıkarma, çarpanları kayırma, çarpmayanları ayırma,
Çoklu bilinmeyen, çok bilinip az söylenen-az bilinip çok söylenen,
Çözüm-lenmeyen fonksiyonların fonksiyonları,
Her şey günlük güneşlik, tek tehlike ödüllü mason yağmurları.
Sonbahar geliyor, çatıya baktım tamir istiyor.
Uzaktan baktım, yakından baktım… Kafam karıştı, çatının alayı ilginç.
Çatıcı; çatıyı sanki yağmura,
Çoban kurdu kuzuya, okçu oku sadağa, yayı da sanki sokağa terk etmiş.
Kafam karışıyor!
Koltuk ustaları, ya daha önce hiç çatı yapmadılar, ya usta görmediler,
Ya da yağmur yaş görmediler, ya da yüze yakışan kaş, göze yakışan kirpik görmediler.
Göz var, İzan var,
Gözler gülse de, gülümsemede hüzün,
Güneş görmeyen dudaklarda ayrılık şarkısı var.
Üstümüze üstlük, sıcak havada ağustos böceği gibi, eğlence reisliğinin peşine düşen birileri var.
Var-yok, yapacak bir şey yok,
Bizim Mahallede Şimdilik Başka Ustada Yok…
Dört Ağustos Böceklerinin Kambersiz Düğün Zamanı
Yıl Aynı, Vakit Gecenin Ortasına Yakın…
Mustafa Kirpik
Kayıt Tarihi : 25.12.2024 18:45:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.