Yüreğine el sallayıp gitmek isterdim
Derdi veren yaradandan seni dilerdim
Ağlamanın anlamı yok bu gidişlere
Türkülere ne hacet var sessiz giderdim
Bıraktığın acılara merhem sürmedin
Sevdanın kılavuzunda ayrılık demedin
Kuşlar mevsime göçtü yaprak sarardı
Yolunu bildiğin halde geri dönmedin
Ben onun varlığında o bende varmış
Bahar’a hasret fidanın rengi sararmış
Biz sevdanın baharı kışı bilirken
Meğer aşkı yaşatanlar kış ve baharmış
Ay karanlık ay parçalı mavi geceden
Bir yıldız etrafı sarmış bu düşünceden
Gözlerimin buğusunu sana yolladım
Bu sevdaya cahil kaldım harften heceden
Nice vedalar yapıldı bağlar kopmadan
Gözyaşını akıt durma gülün solmadan
Anıların kıymetini çok geç anlarsın
Birkaç kelamını yolla vakit dolmadan
Sana içilen şarabın tadı kalmamış
Yağmuruna hasret kalan toprak çatlamış
Bin sevdanın kervanına geç bu diyardan
Yaraları tabip değil zaman sararmış
Bilinmeyen diyarlara köle yapıldım
O diyarın sultanına ucuz satıldım
O sultanın gözlerine eğildi boynum
Kadınların şahı olan sana tapıldım
Artık sevdanın yüzü yok hüznü sitemden
Gözlerimin feri çökmüş dertli matemden
Her yazılan yazılara kader denilmiş
Kaç kadere sitem ettim yazan kalemden
Kayıt Tarihi : 1.1.2023 23:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!