Bu, sonsuzmuş gibi gelen karanlık;
bu, bitmeyecekmiş gibi gelen hayat,
ve nerede duracağı belli olmayan,
yürek…
Hepimizde, başımızın belâsı gibi, duran değil midir?
Hangi yangınlar söndürülmemiş,
Hangi yol yürüyerek bitirilmiş,
Hangi göz, ağlamadan kapanmış,
ya ben,
olmadı, sen?
Nerede koşarken durabildik,
nerede bakarken görmez olduk,
ve, nerede ne oldu ki,
sevilemez olduk?
Olmadı,
Sevemez olduk…
Neyi, yapamadık, başaramadık?
neyin, kör kurşununu yedik?
Hadi ya,
mideyi boş ver;
yüreği bitirdik,
veda bile edemeden…
Deli bir yürek işte;
bir türlü, aklı, akıl edemedi…
Sevdi körlemesine…
Seviyorum, diye, diye, dili tutuldu…
Şimdi,
lâl olmuş bir dil, bir yürek gibi,
Azrail’in nefesinin tepesinde,
kar yağıyor yüreğimin üstüne…
Mustafa Yılmaz 4
Kayıt Tarihi : 18.3.2008 10:18:00





© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.

mideyi boş ver;
yüreği bitirdik,
veda bile edemeden…
Acı olanda bu işte,tebrikler yüreğinize efendim.
Saygıyla/ Ayşe
TÜM YORUMLAR (2)