Zalimin hançeri saplanırken sineme,
Yüreğin acısı yaktı tüm bedenimi.
Unutmak mümkünmü Kerbelanın acısını.
Kavururken kızgın çöller bedenimi.
Her içtiğim bir damla su yakar boğazımı,
Kalplerinde aşk işaretiyle doğar kimileri... Yeryüzüne gönül indiremez onlar... Hayatı ve insanları anlarlar,hayata ve insanlara merhamet duyarlar,ama hayatın ve onun içindeki insanların yaşadıkları gibi yaşamazlar.
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
Devamını Oku
Aşk işareti ile doğanlar yaşarken dünyaya talip olmazlar...Bilirler ki ne isteseler,neyi ansalar,ne kazansalar aşkın dışında hiçbir şey avutmaz onları,teselli etmez...Gönüllü sürgündür onlar...Gizliden gizliye hissederler bunu...Sonsuz bir ışıktan kopup gelmişlerdir geldikleri yere...Kopup geldikleri ışığa inançları ne kadar büyükse,içlerinde ki acı da o kadar derindir...Bu acı hatırlatır onlara kopup geldikleri yeri...Bu acı hatırlatır onlara kim olduklarını ve niye varolduklarını...
Kalplerinde aşk işaretiyle doğsa da bazı günler yorulur insan karşılıksız sevgilerinden...Yorulur kendisini anlatamamaktan...Sevgilim der,sevgilim der,ama,sevgilim dediği yanında değildir,bilir...Bazı günler insan soluksuz kalır,içindeki sevgili olmasa bile karşısındakine deliler gibi sarılır...O olmadığını bile bile sonsuz bir umutsuzlukla sarılır...İnsan soluksuz kalmaya görsün,sevgili diye bütün yanlışlarına,bütün kaçışlarına,kendine yaptığı ihanetlere sarılır...İnsan bir kere içindeki aşktan umudunu kesmeye görsün,her şey olmak,her yere yetişmek için bu hayat düşer...Her şey olduğunu,her yere yetiştiğini sandığı anda,ortada kendisi yoktur artık...Kaybolmuşluğa çok yakındır...Kopup geldiği ışığa inancı azalmıştır...Daha az acı çekiyordur artık...Ama daha mutsuzdur eskisinden....Daha mutsuzdur,o ışığı acı çekerek özlediği günlerden...
Soluksuz kaldığım kendime bile sakladığım günlerden bir gündü...Kaybolmuşluğa yakındım...İçimdeki acı hızla eksiliyordu...Işık soluyordu,soluyordu tıpkı sesim gibi...Soluyordu içimdeki aşk işareti gibi...Öylesine kaybolmuştum ki bulamıyordum artık içimde neyi yitirdiğimi,neyi kirlettiğimi...Öyle uzaklaşmıştım ki kendimden,kendimi bulmak için birine ihtiyacım vardı...
Onunla nerede ve nasıl tanıştığımız önemli değil....Gerçekten değil...Kaybolmuş insanlar birbirini çabuk buluyor....Umutsuzluk umutsuzluğu çağırıyor...
Konuşmaya susamıştık...Sanki ikimizde dilini,kültürünü bilmediğimiz uzak ülkelerden henüz dönmüş gibiydik bu ülkeye...Oysa böyle bir şey yoktu...Hep buradaydık...Hep o ışığımızdan kaybolduğumuz yerde...O ışığı orada bırakıp bu dünyaya,bu hayata gönül indirdiğimiz,her şey ve her yerde olduğumuzu sandığımız yerde...Hep o soluksuz kaldığımız yerde...Daha vakit var,o ışığa sonra dönerim, dediğimiz bu yerdeydik ikimizde...
O yollardan kolay kolay dönülmez.Yüreğinize sağlık Şair.
''Dostun attığı gül incitsede bu bedeni.
Yinede dönmem asla ben bu yoldan.
Severim can olanı, yar olanı, İnsanı....
Veririm bu canı yine dönmem bu yoldan...
harikasın abla çok düzel ve anlamlı.anlamayanlara zeytin dalıda uzatsan bildigi yolsan şaşmaz..yüerğindeki güzelikler kalemine yansımış kalemin hiç susmasın sevgiler,tülay ablamıza''
Muhteşem bir şiiri olmuş...
Sevgili Kardeşim: Tülay İçen
Yoğun duygu altında yazılmış, duyguların bilgi birikim ve tecrübe ile mısralara etkili ve ustalıkla süzüldüğü sıradışı akıcı Nefis bir şiirdi.
Aslında konuyu dağıtmadan şiirin ilk mısrasından , şiirin finaline kadar her mısraya eşit yoğunluklu duygu aktarabilmek ve en etkili söylemi kullanarak şiiri en kısa tutabilmek özel bir maharet gerektirir.
Şiirin bütünlüğü ile uyum sağlayamamış veya duygusuz kalmış bir tek mısra göremedim.
Bu şiirinize ustalıkla yön verişinizi ve en etkili söylem biçimini mısralarınıza adeta bir ustalık belgesi kusursuz aktarışınızı tebrik ediyor başarınızın devamını diliyorum.
Şiirin hakkı olan: Üçüncü Tam Puanı Tekirdağ'dan gönderiyorum.
Her şey sizin ve sediklerinizin gönlüne göre olması dileklerimle sevgi ve saygılarımı sunarım.
Dr. İrfan Yılmaz. -Tekirdağ.
'aslında bu şiirde bir sürü mesaj var sivas olaylarından ve diğer bazı haksızlıklardan sözediyor...ve acıtsada bu dost bile olsa doğru bildiğim yoldan şaşmam diyor bence çok anlamlı...sevgilerimle'
'Dostun attığı gül incitsede bu bedeni.
Yinede dönmem asla ben bu yoldan.
Severim can olanı, yar olanı, İnsanı....
Veririm bu canı yine dönmem bu yoldan... '
Sizinle hemfikir, Yüreğin dert gürmesin.
İnsanı tüm izdüşümleri ile birlikte görebilmek gerekir. Ama her zaman boynunda taşıdığı testilerden çatlak olanı eve yarım diğeri dolu olarak varırmış biz dolu varanlardan olmak dileklerimle....ben kendimi ham olarak ahdediyorum inşallah pişmek nasip olur.....bu güzel yürek hiç bir zaman dert görmesin...tebrikler Tülay İçen
''yol ararsan yol içinde yol bizim yolumuzdur...
can candan olursa canda bizim canımızdır...
sözler nalamlı kalemde şaha kalkarsa yürekten böyle güzel sözler yansır satırlara..
kalemine yüreğine sağlık abla,güzeldi...
Dostun attığı gül incitsede bu bedeni.
Yinede dönmem asla ben bu yoldan.
Severim can olanı, yar olanı, İnsanı....
Veririm bu canı yine dönmem bu yoldan''
Zulüm elbet bitmeye mahkum;Küfür(İmansızlık) kıyamete dek sürer,Cehennem onları bekliyor.
Acılar yüreğinizden uzak olsun.
Tebrikler.
Çok güzel bir çalışma duyarlı ve yarınlara umutla bakan bir şairden güzel bir şiir
Duru bir okuma anlam ve mesaj veren bir şiir hele şiirin finali çok etkili ve güzel kutluyorum
Mazlumların kanları derya olup akarken,
Benim gözümden akan oluk oluk kandır,
Bedenimden ayırsada başımı, / O zalime asla biat etmem....
Canımı veririm asla dönmem yolumdan...
Dün akşam şiirimi çok güzel yorumladınız, teşekkür ederim...
Keşke o güzel sohbette yanınızda olabilseydim...:)
Elbet dönen çark bir gün kırılır,
Zalim Hızır paşaların devri son bulur...
Yüreğimde kanayan yara derman bulur..
Her yeşeren fidan büyür Özgürce ağaç olur.....
Çarklar kırılır yerine felek yenisini koyar.
Tebrikler şiirinize...
Sevgilerle...
Bu şiir ile ilgili 11 tane yorum bulunmakta