Yüreğim Duvar Yazıları Şiiri - Nimet Öner

Nimet Öner
495

ŞİİR


81

TAKİPÇİ

Yüreğim Duvar Yazıları

Yüreğimin duvar yazıları

I. Bölüm Suskun Aynalar
Bir aynanın içine düşüyor geceler,
Kırık kenarlarından sızıyor yıldız tozları.
Her kırıkta bir çocukluk,
Her çocuklukta masa altına gizlenmiş bir sessizlik.

Kırmızı koltuk hâlâ orada,
Üzerine oturan herkes
Bir parça gölgesini bırakıyor geride.
Bir el uzanıyor boşluğa,
Kim bilir hangi suskunu arıyor.

2. Bölüm Sabun ve Baharat
Bir sabun kokusu
Anne dizinin dibinde yıkanmış günler,
Çarşılardan gelen tarçın, karanfil, sumak.
Bir bakıyorsun,
Aşkın da rengi var bu kokularda.

Kervanların yükü ağır,
Lakin kalbin yükü daha ağır.
Her baharat tanesi bir hatıradır,
Koklandıkça geçmişin kapıları aralanır.

3. Bölüm Narın İçindeki Işık
Nar, kalbimizin içidir yüreğim,
Her tanesi bir yolculuğun haritası.
Bir tanesinde Mardin’in gün batımı,
Bir tanesinde Özlem’in kahkahası,
Bir tanesinde sabaha doğan dua.

Sekiz ışık yanıyor içimizde,
Biri ışığını esirgese bile
Diğerleri karanlığa izin vermiyor.
Çünkü sevgi, nar gibi çoktan çoğalan bir sırdır.

4. Bölüm Rüya ile Gerçek Arasında
Rüyalar bazen gökyüzünün yarısıdır,
Diğer yarısını ise kalbimizin müptelası doldurur.
Bir kapı aralanır gece yarısı,
Girdiğin odada eski fotoğraflar konuşur,
Bir masa altında çocukluk hâlâ fısıldar.

Rüya mı bu, gerçek mi?
Bir çan sesi Zinciriye’den düşer,
Göz göze geliriz Dara’nın taşlarında.
Gölgeler bile yorulmuştur beklemekten,
Yalnız yıldızlar bilir
Kalbin hangi şarkıya müptela olduğunu.

Bir gün dönersin belki,
Rüyanın içinden elimden tutarak.
O zaman bilirim ki
Gerçek, rüyanın kendisidir aslında.

5. Bölüm Kalbin Kervanı
Yollara düşmüş bir kervan gibiyim,
Her deve yükünde başka bir sır saklı.
Birinde sabun kokusu,
Birinde kırmızı koltuğun sessizliği,
Birinde de masa altına saklanan çocuk gülüşleri.

Kalbin kervanı susmaz,
Çölün ortasında bile suyu hatırlar.
Toprak, taşla cilveleşir,
Su ile sevişir,
Ve yeşili doğurur yeniden.

Benim adım, rüzgârda yankılanan fısıltıdır
Metropol dervişi derler bazen,
Şiir ikliminin sessiz kadını,
İmgelerin prensesi diye anılırım.
Ama aslında sadece bir yolcuyum,
Kalbin kervanında yürüyen bir yolcu.
Ve bu kervanın en ağır yükü,
Müptela olduğum sevgidir.

6. Bölüm Sessizliğin Sofrası
Bir sofram var,
Ne ekmek ne tuz eksilir oradan,
Yalnızca kalplerin kırıntıları toplanır üstünde.
Bir yanına oturur çocukluğum,
Diğer yanına anneliğim,
Ortada ise dua gibi sessizlik.

Her lokma bir hatıradır,
Her yudum bir sabır.
Bazen gözyaşıyla pişer çorbam,
Bazen kahkaha serpilir üzerine yıldız gibi.
Soframın en büyük nimeti,
Paylaşılan sessizliktir.

Ben, o sessizliğin içinden doğan sözüm.
Bilir misin yüreğim,
Bazen susmak,
Bir ömre bedel bir şiirdir

Azra Nimet Öner

Nimet Öner
Kayıt Tarihi : 8.9.2025 12:45:00
Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Yıldız Şiiri Değerlendir
Yorumunuz 5 dakika içinde sitede görüntülenecektir.

Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!