Güzeller zehir katarsa aşına
Kalma şu yerde gel boşu boşuna
Her yönden gelen dert senin başına
Gülme şu yerde gel boşu boşuna
Baykuşların kondukları ağaçlar
Yalanı destur ederde işine
Söz verirde verdiği sözden belli
Gerçeği bırak inanır düşüne
Gaz verirde verdiği gazdan belli
Toplar parçaları verir bütünü
Bir dalda; bir tomurcuk, bir çiçek gizli
Bu sırra erenler, ne mutludur Yarab.
Yetmiş bin yıl önceden, bir anada bir çocuk gizli
Bu sır sendendir, ne kadar uludur Yarab
Beyinler örümcek ağıyla örülü olunca
SABRET
Kan döktük sahip olduk bu vatana
Terör çıbanbaşı, ar gelir sabret
Saygı duymaz şehit, gazi yatana
Duman, boran kışı, kar gelir sabret
Hürriyet sizlerin Türkiye Türkün
Pınarın gözünden suyu bulanır
Kurtlar giyer kuzu postundan kürkün
Asalet, edebi soyu bulanır
Havlar durur itler nereye bağlı
Kama lak’lı sırtı Hayta’nın yüzü
Haydi, gözle gör Küçük Yazı düzü
Biraz beride var Fındık’lı gözü
Toprağına, ta taşına hasretim.
Tossaklı’da dik kaya sümbül taşı
Nice köçek gördüm ezeli belli
Köçekler hep şimdi gözden kaçmıyor
Birçok seyirci vardır kelli felli
Ceylanlar hep şimdi düzden kaçmıyor
Akıyor deresi suları duru
Bıçak keser yara kanar
Çölde sular şimdi donar
Kuşlar uçar dala konar
Tavuk ördek n’ oldu sana.
Sümbül yerde dağda açar
Yaşım ilerliyor yarıya doğru
Canımdan bezdirdi yarın kaygısı
İnsanın aklından olunca zoru
Dağlarda gezdirdi yarın kaygısı
Altı yılda bitmez, üç yıllık okul
Ağlama can, bırak gamı, kederi
Güzeli, sevdayı size bıraktım
Dünya böyle, herkes sevdi bu yeri
Denizi, deryayı size bıraktım
Güzel bebek, gül bebek, yürü bebek,
Gönül adamı,duygu adamı, göremediklerimizin adamı,derinliklerde dolaşan GÖLGE ADAM'a hürmetlerimi sunar bir gönül edasıyla selamlarım...
Düşüncelerin yoğrulup duygulara dönüşerek dizeler haline getirmiş olduğu o güzelim ve anlamlı,güncel şiirlerinizi burda görmekten gurur duyduğumu belirtme ...