Gizler içini dışına güvenme
Yaptığı işe bak önce sevinme
Düşünce derde bağrını dövünme
Yılanı benden dinle, sen be garip
Din, imanı söze karıştırır kaşar
İşine sarıl arama bedava
Sen dön dermesin bilirsen oklava
Yap arpa unundan yenir baklava
Yazın gölge hoş yatana özenme
Helale değer ver, yapma arlığı
Olur, her zaman sözlerinin eri
Atının nalında serhat yazılı
Müminin derdi bitmiyor kederi
Sazının telinde cihat yazılı
Huyu suyu çeker benzer aslına
ÖZE GÖRE MÜKAFAATI
Kıskanç olup hasedinle yakarken
Derdine dermanı, nazara güven.
Batıldır boynuna boncuk takarken
Cahile muskayı, yazara güven.
Eskiden şifre idi şimdi fişler
Şimdi ki; köpekler kıçını dişler
Külhana da yatar padişah düşler
Aslana asalet soyundan gelir.
Kesilir çınar ayrılır gövdeler
İnsanın günahı kendine ağır
Kulakları duymaz gerçek bir sağır
Yardıma gelmezler nafile bağır
Sözleri tanıdık yüzleri yaban
Yolcular gidiyor hepsi hayale
Ömrünü bağlıyor pamuk ipliğe
Doğruyu, sözünde tarif edemez
Girmeden bilinmez kara deliğe
Acıyı, hüzünde tarif edemez
Yarı yolda kalır muhtaç yardıma
Ahlakını düzelt sıyrılma hepten
Hayır, duada dilini temizle
Arı hayâsı ne güzel edepten
Allah’tan kork da gönlünü temizle
Bakımsız kalırsa her yerler kuru
Zalimin atı cirit atar gemsiz yarışır
Bir damla suyu deniz eder taşırır
Haram helal değmez durmaz aşırır
Harmanımız hasadımız talana teslim.
Yemin yele gider söz dilde erir
Bu cihana gelen, konan, konuğu
Akıbet ne olur, duyar titrerim.
Alırda ne zaman verir soluğu
Günleri, ayları sayar titrerim.
Helâlden kaçar, yerlerde haramı
Gönül adamı,duygu adamı, göremediklerimizin adamı,derinliklerde dolaşan GÖLGE ADAM'a hürmetlerimi sunar bir gönül edasıyla selamlarım...
Düşüncelerin yoğrulup duygulara dönüşerek dizeler haline getirmiş olduğu o güzelim ve anlamlı,güncel şiirlerinizi burda görmekten gurur duyduğumu belirtme ...