nerdesin ey dost
bu kaçıncı mevsimin bilmem kacıncı özlemidir
yitirilmiş yalnızlığında beynime vuran
gel ey dost
benki seni özlemsiz mevsimlerle
bereketli yağmurlarla çağırıyorum
gel ki gölgen vursun odama
gelki kıraç topraklara can düşsün
gel ki ışığının gölgesi olayım
nerdesin ey dost
hangi delhizlerin kuytusunda
hangi denizlerin ortasında
hangi şaklavanın dar kafesindesin
hangi aptaldır ki bilmez
arslanın kafeslere sığmadığını
ve hangi aptaldır ki bilmez
bedeninin dışında esir alınamadığını
denizlere okyanoslara sığmayan yüreğini nasıl zapt edecekler
özlemim dile gelmez
güneş karanlık görünür bana
bir şeyler eksik
yarım kalmış tüm temelleri haytın
dön ey dost
dön gel istemeden gittiğin yere
dön gel ki daha fazla korlar yanmasın yüreğimde
dön gel ki gülücükleri donmasın bebelerin dudaklarında
dön gel ki eksikler tamamlansın
yokluğunun soguğunda donuyoruz
varlığındır bizleri ısıtan
dön ey dost
çiçekler inada durmuş
kol gezer dikenler
utncından boynu bükük kardellenler dahi açmıyor
gel ey dost
gel ki çiçekler açsın
gel ki laleler devir çalsın
gel ki berfinler gülümsesin
yoluna hasret her taş her ağaç
yoluna hasret doyumsuz kalpler
gel ki güneş doğsun
gel ki sesin yankılansın her koyakta
Kayıt Tarihi : 7.3.2011 21:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!