Kutsanmış bir bekleyişin hışmında mahrumiyeti kaybolmuş yollara düştüm.
- Vakitsiz “ bir düş ” gidiyordu.
Yaşanmış /öncesi yaşanmamış /sonrasında beni kendi esrik izlere sürüklüyordu tanımsız eskizler. Yolum ile ruh solum arasında aşk ve ilim kendi küresini yazıyordu.
- İzdüşüm yol düşümü tümlüyordu. Kendisizliğine yollanmış şimendiferlerin sesinde uyanıyorum.
Naz yok, can yok, Nazlıcan yok, yol yok. Yokluğun salıncağında gelişlerle büyütülen yüreği yaralı bir bebeğim.
-Ruhu tutulmuş masumiyet müzesinde yaşadıklarıma dair infak özlemler görünür.
Huzurun ılgınlığı sedirin sesi, Cemil Meriç’im Meriç’inde yıkanan kıyı yürüyüşlerim.
Adam yaşama sevinci içinde
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Devamını Oku
Masaya anahtarlarını koydu
Bakır kâseye çiçekleri koydu
Sütünü yumurtasını koydu
Pencereden gelen ışığı koydu
Bisiklet sesini çıkrık sesini
Bu şiir ile ilgili 0 tane yorum bulunmakta