Uzaklara, bir bilinmeyene yolculuğum
Aldım abamı, azığımı düşüyorum yollara
Bu kadar zorlu muydu yollar,
Geçit vermez engebelerle dolu
Kaç kez şaşırdım yol yerine zamanı
Efsunlu seher vakti aydınlığını
Muhteşem gün batımı kızıllığını
Önümde yarım pabuçlu adımlarım
Ardım sıra gelen yaşlanmış gölgem
İçimde ıssız büyük can sıkıcı bir boşluk
Koşulsuz nasıl kandım söylenen her söze
Anılar yuvarlanıyor çığ gibi duvarlardan
Mutsuz çocukluğum, umarsız gençliğim
Varsıla uzaktan baktım, fakir arkadaşımdı
Yakınların yabancı olmasıdır can acıtan
Kendine ceza kesen bir kalbim var benim
Günahkâr nasıl arınır tüm günahlarından
Mutsuzluğum mutlulukla kucaklaşmadı
Tren raylarını makaslıyor zalim yollar
Işık hızına erişme çabasında sanki zaman
Açıyorum yaşayan varlık manifestosunu
Kan, zulüm, ölümle üstüme geliyor dünya
Karamsarlıktan kurtulmak acılardan arınmak
Güzele, sevgiye aşka inanmak istiyor kalbim
Yürü ya kulum bildiğin bilmediğin yollar senin
Aban sırtında elinde azığın, dilinde masallar
Aşk masallarının masalcı babası sen değil misin
Kendine yeniden masallar anlat, şarkılar söyle!
Dinmez ER / Çeşme / 2014. 02. 14 /
Dinmez ErKayıt Tarihi : 15.1.2014 10:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
o zorluğu gelde sen yolcuya sor
değerli hocam zor yolardan geömden hzura kavuşak olmuyor keşke o fakr çocluğumuz geri geldede tandınlarımız dostlarımız yabancı olmasa kutluyorum
Ne zamanki düşlerimiz birikti özlemlerimiz birikti o zaman yollarda çakıl taşları da birikti... Bu yüzdendir belki de yarım pabuçlar ve bu yüzdendir gölgemizin eksik kalışı...
Çok güzel bir şiir okumanın keyfiyle kutluyorum... Saygılar.
TÜM YORUMLAR (10)