Ey insanlığımı darağacına asan kötülük
Ey sevgiyi, dostluğu, aşkı, yağmuru, güneşi parayla satın alacağını zanneden karanlık
Ey hayatı ekmek parasıyla sınırlandıran düşünce
Sabahları sımsıcak yataklarında ekmek parası diye kalkan yüzleri; ezilmişliği, yıkıntıları, fakirliği anımsatan gencecik yorgun bedenler
Ekmek parası diye avutulan gencecik bedenler dolduruyor sabah ayazının o kutsal saatlerini
Ey işçiliğin görünmez kıldığı insanlık
Yaşamı, sevgiyi, dostluğu, aşkı görünmez kılan yoksulluk
Umudun yüzüyle bakıyorduk dünyaya
Başlayıp da sonu asla gelmeyen zengin hayallerle beslenen fakir çocukluklarımız oldu
Boş cüzdanlar taşıyan yoksul babalarımız
Küflenmiş bir ekmeği öpüp alnına koyan kutsal annelerimiz oldu
Daha yirmisinde ölen bedenlerimiz
Süsleyemediğimiz hayallerimiz vardı
Ekmeğimiz gibi kuru
Ekmeğimiz gibi bayat
Giderken ardımızda ağlayacak kimsemiz yoktu
Ömrümüz kadar çalıştığımız günlerin hesabını sorardık tanrımıza gönül kırıklığıyla
Bir kadını topuklarından öpemeyecek kadar yoksuluz
Yoksulluğumuz da adaletinizden doğuyor sanki
İtibarsızlaşan kişiliklerimiz var gecenin koynunda gizliden ağlayan
İş dönüşü yıpranmış vücutlarımızdan yayılan ter kokuları
Rahatsız ediyor iyi giyimli insanları
Terle yıkardık yüzümüzü yoksulluğun ar çeşmesinde
Bu yüzden kutsal nakışlar çizerdik alnımızın yazı kenarına
Her şey değişiyordu karşımızda
Değişmeyen bir tek yoksulluk kalıyordu
Yıpranmış bedenlerimizden konaklayarak
Çok gösterişli evlerinizin önündeki
Gül kokan sokaklarından yorgun argın dönerken paranın lanetine
Çelişkiler biriktirirdik ruhumuzda
Karıncalar aforoz ediyor
Yorgun, yıpranmış bedenlerimizi
Kimsenin anlam veremediği yaşamlar sergileniyor
Kutsanmış bir çocuğun yoksul hayallerinde
Yüreğim sızlıyor
Kalıntıların altından kalan insanlıktan
Bedenini günlük kiralayan insanlar anlamalıydı tanrının gazabını
Yıpranmış vücutlar bomboş bir sofrada çuvallarını doldururlar sabahın o ağrıtan anında
Ve ahlaklarını geri almak için af dilerler merhameti bol tanrılarından
Bedenini paranın lanetine asan yoksullar
Aç mideler
Yoksul ruhlar
Tarihin en umutsuz
Yaşamı zor
Yaşamı zahmetli
Yaşamı insanlık kadar eski
Bizler, çürüyen yanlarına veda edenler
Bizler, her gece ölü yerlerini şiirle yıkayanlar.
Kayıt Tarihi : 22.5.2020 23:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!