Sıra gecelerinin sonu isyan gecelerinde devam ederdi,
Yoksulluğun üstü örtülürdü yıldızlı gecelerde,
Yeşile hasret, suya hasret, serinliğe hasret,
Toprağın ve tenlerin kaderiydi bu,
Yoksul damların gecelerinde.
Kızıl rengiyle güneş güne eyvallah derken,
Zülfü kimi ayağın koymaz öpem nigârum
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Devamını Oku
Yohdur anun yanında bir kılca i'tibârum
İnsâf hoşdur ey ışk ancak meni zebûn et
Ha böyle mihnet ile geçsün mi rûzigârum
Sıcağı serinleten bir damla su,
Yoksulluğun ve zenginliğin yıldızlar kadar uzak hasretine rağmen, başımız hiç olmadığı kadar dikti,
Masumdu insanlar başkalarının oyuncağı olmaktan,
Yoksul damların gecelerinde.
Kardeşim benim, kardeşim! Tebrikler... 10 puan +ant. Esen kalın...
Aniden yağmur şıpırtısı...
Yine de sımsıcak!
Şimdi gece kuşu kıpırdayacak!
Ne var, bu kadar çardağı sallayacak?
Ya, sarı kızın melemesi...
Kumrunun sağ sola seğirtip havlaması...
Böyle sıyrılır sabaha gecenin maskesi!
Sokakta görülmemiş bir ayak tıpırtısı;
Amcamdır ilk yakalayan yüzsüz hırsızı!
Çabuk unuturlar burada arsızı!
Dokunur her yere su;
Öyle hoş gelir toprağın kokusu...
Her sabah uyandırır güneş!
Bunda erken başlar çalmaya kemankeş! _________ Arif Tatar
MAVİ YILDIZLI ŞİİRLERİN ŞAİRLERİNE SELAMLAR…
Bazı dizeler nesir cümlesine çok yakın olmakla birlikte, şiirin bütünlüğü içinde yerini bulmuş.
Duygular ve düşünceler oldukça güzel anlatılmış.
Yoksul damların yıldızlı gecelerinde başı dik, yaz sıcaklığını klimasız, kokusuz, baş ağrısız ve minnetsiz, kendi keyfince yıldızlı atlas altında geçirmenin hazzını ve zevkini doyasıya yaşamak her zengine nasip olmayacak güzel bir duygu.
Adı fakirlik olsa da zaman zaman zenginlerin bile gıpta etikleri doğallık ortamında yaşamanın güzelliği.
Çocukların en doğal maddelerden, taştan, topraktan, telden, ağaçtan, çerden çöpten oyuncaklarının sağlıklı oluşunu unutmamak gerektiği bilincine varmak da çok önemli.
Tabii ki, şiirde asıl vurgulanmak istenen tam da bu değil. Ben olaya farklı pencereden bakmaya çalıştım.
Güne düşen şiir vesilesiyle Sayın Önder Karaçay’ı gönülden kutluyorum.
Sevgi ve saygıyla…
Altay Tigin
“Güne Düşen Şiir” Grubu
Yürek sesinize beğenilerimi bırakırken, Nice şiirlerde başarılar dilerim.
Yoksul damların altında öyle zengin ruhlu canlar yaşıyor ki... hayallerini ilmek ilmek altına serdiği göz nuru keçe veya kilimleriyle, güler yüzlü sohbetleriyle kırılan bir büyük baş soğan kuru ekmekle, pahalı hediyeler yerine çocuğunun başını sevgiyle sıvazlamayla, komşusunun derdini kendi derdi gibi gördüğü görenekleriyle. Anadolu insanının kaderini, alın yazısını yaşadım güzel şiirinde. kutlayarak başarılarının devamını dilerim.
Gökyüzünde kayan yıldızlara benzetirdik yoksulluğumuzu,
Nefessiz bırakan sıcaklardan omuzları düşerdi su taşımaktan anaların bitmezdi çilesi,
Sıcağı serinleten bir damla su,
Yoksulluğun ve zenginliğin yıldızlar kadar uzak hasretine rağmen, başımız hiç olmadığı kadar dikti,
Masumdu insanlar başkalarının oyuncağı olmaktan,
Yoksul damların gecelerinde.
Ya... Benzer geceleri nasıl da bölüşmüş, 'ÇOCUKLUĞUMUZU DAMA ÇIKARIP, YOKSULLUĞU AŞAĞIDA BIRAKTIĞIMIZI' ortaklaşa nasıl da düşünmüşüz...
Kuyruklu Yıldız başlıklı şiirimden alıntıyla eşlik etmek isterim bu güzel şiire...
'Sen bilmezsin Canım!
Toprak damlı evlerin tepesinde yatmadın
Sabah kahvaltılarında nasıl da kokardı otlu ekmek
Belki de hiç tatmadın!
Sanırım kuyruklu yıldız lafını sadece kitaplarda okudun
Bense her gece yıldızları saydım
Damdaki yatağımda büzülürken korkudan
“Çarpacak bir gün bize Yarabbim!
Sen koru azabından…”
Diye dualar ederken babam… '
Güne gelen şiiri ve değerli kardeşimi içtenlikle kutlarım...
Teşekkür ederim Sn. Seçici Kurul...
Tebrikler günün şiirine...
serbestin en güzellerinden di.
kutluyorum.
Rengarenk bir çulun üzerine kurulmuş,
Yoksul sofraların tadı damağında,
Aynı renkli çulların damdaki kucağında uyku sürerdi,
Gecenin nefes kesen sıcağa rest çekmiş saatlerinde,
Dürüst yoksullar olarak serinliğe sarılıyorlardı,
Yoksul damların gecelerinde.
Tebrikler...
Sevgili dost şair,
Muhteşem dizelerde Güneydoğu Anadolu'muzun iklim koşullarında çile çeken yosul insanlarını, sıra gecelerini, yoksulluğu, yaşamın binlerce çilesini sıra gecelerinde unutmaya çalışan bağrı yanık insanların feryatlarını duygusal olarak bizlere yeniden yaşatmışsınız. Gündüzlerin yakıcı güneşini gecenin serinliğinde geçirmeye çalışan damlardaki gece yaşamını, renk renk motiflerle süslü elemeği kilimlerin üstüne serilen yer yataklarını ve uzaklardan bize göz kırpan yıldızların altında insanların bir an için derinden soluklanarak 'oh ' demelerini görüyor gibiyim. Acılı yer o bölgemizin insanları, acılara dayanıklı olsun, bağışıklık kazansın diye, acıklıdır o yörelerin insanı, kızgın susuz toprak, kızgın güneş ve çilekeş insan, büyük bir sorun yaşadım her fırça darbesiyle ortaya koyulan tablodan... Haklı olarak seçilmiş, hak ettiği noktaya gelmiş güzel bir şiir.
Sanatın böylesi gerçekçi güzelliği insan ruhunun zenginliğidir. Başarılar, başarılar...
Bu şiir ile ilgili 51 tane yorum bulunmakta