Yoksa Şiiri - Kağan Sami Pekgökgöz

Duydum ki merak etmişsin
Halimi sorar olmuşsun dostlarıma
Çok aramışsın beni Beyoğlu meyhanelerinde
Bir bardak rakıyı çok görürdün bana
Şimdi ayık dolaşmıyormuşsun gündüz vakti
Ben senin yüzünden içerdim
Yoksa sen de benim yüzümden mi içiyorsun

İnanmadım söylenenlere
Çocuğuna benim adımı vermişsin
Ucuzlukta sattığın adamın ismini
Merak ediyorum yıllardan sonra
Güzel yüzünde değişiklikler var mı?
Yoksa gül goncası yanaklarına
Kahır çizgileri mi doldu

Hani hep bahane olurdu tuttuğumuz takımlar
Sebepsiz, manasız tartışmalarımıza
Gittiğimden beri indirmemişsin duvardan
Sarını kırmızı ile karıştığı bayrağı
Kim vazgeçirdi seni Beşiktaşlı olmaktan
Yoksa Beşiktaş küme mi düştü gönlünde

Her fırsatta eski evimin penceresine bakıyormuşsun
Anılar her gece sorguluyormuş seni yatağında
Gözlerin çökmüş gözyaşlarının bıraktığı izlerden
Hani umursamazdın ya beni
Yoksa pişman mı oldun maziden

'Para her kapıyı açar' derdin bana
Gördüm ki gönlünün mutluluk kapılarını açamamış
İki katlı ahşap köşkünün önünde
Gavur markalı son model araba duruyormuş
Ama sen yürüyerek gidiyormuşsun
Neden?
Kuşların bile uçarak gitmeye üşendiği
O ayrıldığımız deniz kıyısına
Batan güneşe içli içli bakıyormuşsun
Yoksa bir istediğin mi var güneşten

Kapın çalınmış bir gece vakti
Kötü bir haber mi var çok ağlamışsın
'Anne' diye haykırmışsın yıldızlar duymuş
Yoksa zengin kurtlar mı boğdu anneni para denizinde

Hoşçakal gidiyorum buralardan
Gidiyorum bilinmezliğe
Unutmadan söyleyeyim
Bahçenden bir gonca kopardım
Bir de tomurcuk gül dalı
Dikenleri henüz taze
Yerlerine gözyaşlarımı bıraktım
Bilirsin ben para taşımam yanımda
Her şeyin karşılığı vardır senin gözünde
Bu damlaları değer bil çiçeklerine karşılık
Yoksa kızdın mı göz yaşlarım toprağını kirletti diye

İstemem İstanbul u senin olsun
Tüm anılarıyla birlikte
Gidiyorum elveda
Hay Allah birisi mi sesleniyor arkamdan
Yoksa...!
Yoksa sen misin bu çığlığı atan...