gittiğinin ertesi
göğün alın teriydi yağmur
ayağımın ucuna düşmüş ışığın
yekpare hüznüme sırtı dönük
radyoda hüzzam fasıl
meydanlar güvercinsiz
zaman ömür tatilindeydi
aşkımız bir gün uçup giderse aramızdan sevgilim
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
Devamını Oku
sırt çantalı bir duman gibibir melekle çarpışan kelebeğin kanadından dökülen toz
bir çağlayanda sürüklenen bir dal parçası gibi
istemediğimiz yerlere giderse aşkımız sevgilim yalnızca kanatlarına güven
kendi yarattığımız boşluğun ucunda sıkı sıkı tuttuğumuz bir kapı koludur yaşam
ve aşk, en derin kuyumuza düşen keman yürüdüğümüz yollar daralırken
seni artık biriktirdiğim unutmalar
unutulmalardan öte
ince bir yokluğu anımsamak
ve anımsatmak sızısıyla isimlendiriyorum
kimselerin bilmediği
duymadığı değişken bir dille
biteviye...
Uzun soluklu bir sevda şiiri.Özlemler bazen alev olup düşmüş dizelere yakmış bir ucundan şiiri, bazen umutsuzluk olup üşütmüş şairin yüreğini. Okurun belleğinde buruk bir haz bırakan güzel şiiriniz için sizi kutluyorum içtenlikle Kağan bey. Nicelerine...
Bu şiir ile ilgili 1 tane yorum bulunmakta