Tam karşımda duruyorsun, güzelsin...
Yağmur ne kadar da yakışmış saçlarına!
Hep gitmek istediğin uzak ülke kıyılarında
Dolanıyor kirpiklerin,
Yüzün camlarımda geziniyor damla damla.
Terkedilmiş bir kumsalda,
Sensizlikte çürüyen bir kürek gibiyim,
Sonsuzdayım, derindeyim,
Derin, ıslaklığı heceliyor geceleyin.
Gözlerinle sıcak bir köşe arıyorsun gözlerimde,
Bakışların serin, kıyısında durduğun uçurum derin...
Ellerim sesine uzanıyor, ılıman iklimlere dokunuyor,
Güneşin terkettiği bir havaya bürünmüşsün, sarınışın sımsıkı,
Kollarında kavuşan dağların güvenli yanıltıcılığı,
Bir tembih gibi dümdüz bakıyorsun bana uzaktan sıkı sıkı.
Gülüşün, ne zamandı, gülüşüme vururdu
Kurtulup ağzının kıvrımlarından
Girdabım olurdu, aldanışım sana sarılışım,
Bir koku, uçup uçup giderdi bahar gibi,
Başımız dönerdi.
Geriye, akdeniz güneşinin mevsimsiz sıcaklığı kalırdı.
Bir sis bulutunun içinde gibisin artık.
Dönüyorsun, uzaklara uzuyorsun içimden geçen boş vagonlu bir tren.
Seçemiyorum yüzündeki renkleri, yine tümüyle bu senin gecen.
Göz kenarlarında yerleşik kırışıklıklarını göremiyorum gülücüklerinin.
Yüzüyor gibisin belirsizliğe, tasasız, kendini akıntıya kaptırmış,
Geride bıraktığın mahzun ellerim, kanayan yüreğim,
Harcanmış ümitlerin ortasında kalakalmış bedenim,
Dokunamıyor ellerimin ısısı donmuş bilincine, gidiyorsun.
Ben yine bir yağmur akşamında, yok yere sensizlikteyim.
Kayıt Tarihi : 8.11.2002 19:57:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!