Günün birinde Nasrettin Hoca boştu.
Aldı iki kilo et eve koştu.
'Aman 'dedi, 'Hatun, pişir bunu!
Yak ateşi, at odunu,
Yıllardır görmediğimiz bu etti.
Doysun gözümüz, karnımız artık yetti.'
Sazlıklardan havalanan bir ördek gibi sesin
Ürkek şaşkın kararsız duyuyorum
Ve sen bir gökkuşağı kadar güzelsin
Rengarenk ve az sonra gidecek görüyorum
Ve ben yağmurlar altında bir yolcu
Islak yorgun tutkulu yürüyorum
Devamını Oku
Ürkek şaşkın kararsız duyuyorum
Ve sen bir gökkuşağı kadar güzelsin
Rengarenk ve az sonra gidecek görüyorum
Ve ben yağmurlar altında bir yolcu
Islak yorgun tutkulu yürüyorum