-Dursun Elmas'a sevgiyle-
Bizim sehmimize suskunluk düşmüş,
El vurur yareme, ben âh diyemem!
Eli boş ver, bağrım can vurup deşmiş!
Kan kusar; 'Vurmayın günâh' diyemem!
Niye ki korktuğum; Dert mi, sopa mı?
Hâşâ ki, belâdan çekmem kafamı!
Lâftan ikrâh ettim... Sırtım küfe mi?
Yarın, 'Bârgâhında'; 'Eyvâh' diyemem!
Konuşan bilseydi, hesâbı, nâr'ı!
Ne ki, yok'a koşmak? Terk eder var'ı!
İnsan eti yemek! Nedir ki kâr'ı?
Yiyip mü'min eti; 'Vah vah' diyemem!
Hece, vezin, düzen arama bunda!
Kaç meclisten, kıybet koyulduğunda!
Vebâli aynıdır duyulduğunda
İkisi bir; 'Sonu felâh' diyemem!
Ozan İlo'm; Kıybet, koğu nâr'a yol
Âkibeti elim feryât zâra yol
Bulanlar kendince bun'inkâra yol
İstikbâlde bulur salâh diyemem! ...
28.02.2007
Kayıt Tarihi : 1.3.2007 21:24:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Selam ve dua ile
Selam sevgi ve muhabbetlerimle
TEBRİKLER.
KİLİS’TEN ON PUAN.
SELAM VE DUA İLE.
Ne ki, yok'a koşmak? Terk eder var'ı!
İnsan eti yemek! Nedir ki kâr'ı?
Yiyip mü'min eti; 'Vah vah' diyemem! ''
Harika, çok hoş yüreğine haykıran kalemine sağlık.
TÜM YORUMLAR (18)