I.
Bakmakla görünmeyen aşkı içinde,
Sözünde yağmur damlası edası,
Kaybetmeyeceği sözü hep o ağıttaki hüzün olandı,
Akanda.
İşte onun,
Yaşlı Kafkas Dağlarında koşanlardan biriydi atası.
sonra Sonra bulamadılar o dağları,
Bedene vurulmuş damga ile gezdiler ücralarda,
şenşakrak Şen şakrak danslı güzel insanları,
Sevilmişlikleri az,
Meşru savunma halleri yok,
Durumları vahimdi.
Bindirilip takaya,
Sürüldüler Anadolu’ya.
II.
Duruşunda bürümüş olduğu ovaların sakinliği olandı,
Akanda.
Koynunda ölen çocuğunu Karasu’ya bırakan kadına
benzetirdi Benzetirdi hep kendini,
arkasında Arkasında duran olunca.
Onun için hiç arkasında olmadı kalanlar.
Sadece anılar,
gelmeyecekti Gelmeyecekti artık o eski günler,
yeni Yeni hükümler doğrultusunda
bilmedik Bilmedik yeni yerleri, yeni sevgileri ,
vatan Vatan eylediler.
Yaşadığı dağı, ovayı
Yaşlı Kafkas dağına benzetti çoğu sonra,
çok Çok zorlandılar,
ama Ama zorlamadılar.
III.
Unutulmuş olan bu alemin ardı sıra gelmiş,
Mezara bakan şahitlerindendi,
Akanda.
Dillerini unuttuğu atalarını anmak için,
Her mayıs yirmi bire vurduğunda,
Onlarla Karasu’ya bakıp
İç geçirir ve başlardı ağıta;
“Dinleyin insanlar,
Dinleyin Hepiniz…”
Serhat Sungur
Kayıt Tarihi : 30.11.2018 01:29:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Çerkes Sürgünü
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!