Yalı façalı fiyakalı içinden bir mendil sallayan kravatlı
Bütün köprülerden yolcu kaçıran vapurları ile deniz kenarında otursan ne maharet ne cümbüş
Evet elbet yılların kopardığı durgun suların ayrılığı bu senin benim değil.
Belki gelirdi birgün beklemek için bile ne güzel bir gün.
Gün doğmadan bebekler hayta hayta yürümeden ıhlamurlar çiçek açmadan gel sen yinede.
Seni ele sevirem ki...
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir
Devamını Oku
Diyirsen ki, niye?
Ne bilim işte ele!
Seni görende bir hoş olir, ölür ölür ölirem...
Ahşam olir davar, nahır, mal gelir.
Komlar, ahırlar dolir