Bakışlarıma çöken bir Kasım akşamında
Hüznümün gölgesi uzanırken peşim sıra
Danseden yağmur damlaları coşar da kirpiklerimde
Yürek tınım olur vurur camlara
Diyemediklerim boğazımda düğüm düğüm
Hıçkırsam dökülür mü acaba avuçlarımın yanık ayasına
Dudak kıvrımlarımda sek sek oynar mı tebessümler yeniden
Rüzgar yine şarkılar söyler mi fısıldayarak kulağıma
Yaramaz bir çocuk gibi gezdirir mi parmaklarını
Saçlarımın arasında
Sonra kahkahalar atar mı
Koca bir çınarın yapraklarında
Resimler çiziyorum buzul devri mağara duvarlarına
Sonra tıpkı o dönem kadınları gibi
Yiyecek topluyorum ağaç dallarından
Biliyorum gülümsüyorsun
Sesin çınçın yankılara karışıyor duraklarımda
Hiç bir otobüs kalkmıyor artık buradan
Bez bebeklerim düşerken düşümden yerlere
Usulca gelir oturur bir hüzün, yüreğimin ortasına
Dokunsan tutacaksın oysa ellerimden
Konuşsan ruhum hayat bulacak her hecenin bitişinde
Kimsesizler mezarlığında
Taşı olmayan bir çukura bağışladın ömrümü
Firarının hükmünü hazırladın saniyelerin iç çekişinde
Sen sakın kaygılanma ey yâr
Ben kendimi hemen iptal ederim hayatından
Eylül GÖKDEMİR/12.11.2008
Eylül GökdemirKayıt Tarihi : 12.11.2008 10:11:00
© Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve / veya temsilcilerine aittir.
Bu şiire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!