Koyun derisinde tilkisin kurtsun
Asıl kispetini giyde öğle gel
Kalbinle şeytana yuvasın yurtsun
Otuz iki farzı bilde öğle gel
Tesbah meraklısı takke hastası
Günde bir kez değil bir kaç kez ölür
Şu köşe başında oturan adam
Gülsede gözlerden yaşlar dökülür
Şu köşe başında oturan adam
Utanır kahrolur üzülür amma
Düşe kalka Erzurumun buzunda
Çok yoruldum dostlarben gide gide
Bahar çamurunda yazın tozunda
Çok yoruldum dostlar ben gide gide
Ördekler yüzmüyor kurumuş gölde
Siz gittiz gideli boynum büküldü
Hazan vurdu yapraklarım döküldü
Siyah saçlarıma aklar ekildi
Bende canda değil serdesiz baba
Birtek dalınızdım koca çınarım
Saklıyorsa güneş nurunu benden
Kader böyleymiş ne gelir elden
Yansımaz renk bana laleden gülden
Hasretim ışığa dünyam kararmış
Eşlerim yavrularım yanıbaşımda
Mazimizi andıkca dalıp gittim ben yine
Hatıralar taptaze daha dünmüşcesine
Günler çabuk geçiyor yılların günahı ne
Yaşlandık be birtanem geçti ellibir sene
Can Erzurumum
Senden ayrı düştüm canım erzurum
Ah çekerim hasretinle yanarım
Dadaşımsın vakarımsın gururum
Hasret kaldım sana can erzurumum
Geçti ömrümün çoğu kaldı azı birazı
Dinleyin kuzularım kaybetmeden babazı
Sevin birbirinizi incitmeyin anazı
Hürmetkar olunuzki yaradan olsun razı
Dünyada ilk önce Çinde görüldün
Mutasyon denilen şekle büründün
Kılık değiştirdin bizede geldin
Yarasa yavrusu covit ondokuz
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!